28 ŞUBAT GEREKÇE İRTİCA HEDEF EKONOMİ

  28 Şubat 1997’de MGK baskısı sonucu alınan kararlar neticesinde Demokrasiye büyük bir darbe vuruldu. Gerekçeleri arasında sözüm ona irticai faaliyetlerin artması Başbakan, Erbakan’ın cemaat ve teşkilat liderlerine Başbakanlık konutunda iftar vermesi ve buna benzer olaylar gerekçe gösterildi. Fakat olayın gerçek yüzü ise çok farklıydı; Şöyleki Rahmetli Erbakan’ın başbakan olduktan sonra gelirlerin bir havuzda toplanması oto kontrol sisteminin çok iyi yapılması devletten aldığı düşük faizli krediyi yine devlete yüksek faizle veren bunda da korkunç gelirler elde eden belli bir güruhun hiç hazmedemediği bir olaydı. Buna mukabil Genel Kurmay Başkanlığının kendince irticai faaliyetlerin desteklediği iddia ettiği şirketlerin ambargo koyması.

Avrupa ülkelerinin Güney Doğu sorununu bahane ederek silah satışı yapmaması, Akabinde İsrail’le yapılan silah anlaşmaları, yenisinin yapılmasının bile daha pahalıya mal olan Tank modernizasyon çalışmaları, İsrail deki silah depolarında bulunan bütün silahlarının Türkiye’ye satışı buna benzer birçok ilişki Erbakan’ın başbakan olmasından sonra kesildi.

İsrail’in önceden satmış olduğu silahların yedek parçalarını bile vermemesi o günkü sürecin ilişkilerine dair ipucudur.

Gelelim MGK kararından sonraki gelişmelere;

Mayıs ayında dönemin Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş, gazete kupürlerinden oluşan deliller ile Refah Partisini kapatma davası açtı.10 Haziranda Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay Başkan ve Üyeleri Genel Kurmay Başkanlığına çağrılarak sözüm ona irticai faaliyetler hakkında Brifing verdi ve Refah Partisinin kapatılması konusunda kesin bir karar sergiledi.

Bu süreçten sonra Başbakanlıktan istifa eden Erbakan görevin Tansu Çiller’e verileceğini düşünüyordu. Zira demokrasi bunu gerektiriyordu. Mecliste çoğunluk DYP de idi. Fakat Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel malumu ilan ederek görevi ANAP lideri Mesut Yılmaz ‘a verdi. Yılmazın ilk açıklaması şu oldu; Siyasi hayatıma da mal olsa bu kararları uygulayacağım dedi. Sonrası malum.. Türk siyaset hayatından silindi gitti. O süreçte kardeşinin yaptığı işler, kendisinin yurtdışında yemiş olduğu yumruk akıllardadır.

Süreç sonrası ekonomiyi ele geçirenler kurmuş oldukları bankalar, devletten aldıkları bankalar ile( İnterBank-Cavit Çağlar, EgeBank-Murat Demirel-TürkBank-Kamuran Çörtük)yine bu kişilerin ve finans kurumlarının devletle yapmış oldukları akçeli işlerle devleti uğrattıkları zarar.

28 Şubattaki MGK kararlarında imzası olan Paşaların hiçbir bilgi ve deneyimi olmamasına rağmen emekli olduktan sonra bankalar ve finans kuruluşlarında yönetim kurulu üyesi olmaları akıllardaki soru işaretlerinin en güzel cevabı olsa gerek.

Ve kaçınılmaz sonuç;

19 Şubat 2001 yılı kara Çarşamba yine bir MGK toplantısı sonucu Başbakan Ecevit’in toplantı sonrası yapmış olduğu Devlet yönetiminde Kriz var açıklamasıyla ordunun ülke ekonomisine ve yönetimine müdahalesi ayyuka çıktı. Türk Lirası dalgalı kura geçti. Faizler uçtu. Bankalar arası gecelik faizler %6.200’e(altıbinikiyüz) çıktı. Türk lirasına %40 örtülü devalüasyon yapıldı. Netice irtibai ile bu ülkenin öz kaynakları o malum güruha peşkeş çekildi. Ülke ekonomik anlamda çöktü ve 28 Şubat ülke insanı maneviyatına saldırıyla kalmayıp ekonomisini de eritti. Şimdi sormak lazım yukarıda neredeyse %1ni yazdığım ekonomiye dair gelişmelerin ışığında 28 Şubatın sebebi ne ola ki.

İrticai faaliyetler mi ? Yoksa ekonomik Rant mı?

Rakamsal veri kaynakları Wikipedia.com

Faruk Şahin

YORUM EKLE
YORUMLAR
GÜNER DİNÇ
GÜNER DİNÇ - 11 yıl Önce

öncelikle hayırlı olsun sayın şahin.28 şubat süreci nice belgesellere konu olmuş demokrasinin kanayan yarasıdır.verildiği idida edilen balans ayarı ekonomide de tarihte de demokraside de silinmeyecek izler bırakmıştır.dilerim gerekli dersler çıkarılmıştır ve tarih tekerrür etmez.kaleminizin ucu açık olması dileğiyle...

UĞUR DEMİRCAN
UĞUR DEMİRCAN - 11 yıl Önce

güzel bir yazı olmuş, kalemine sağlık.

34-57 GERZELİ
34-57 GERZELİ - 11 yıl Önce

kalemine yüreğine sağlık bundan daha güzel bir açıklama olamazdı..vee şimdi hala o kayıpların faturasını ödüyoruz vatandaş olarak..hz ömer ra. geceleri̇ fakir mahallelerde dolaşirda kim aç kimin derdi̇ var diye bunlar bu kayiplarin hesabini nasil vercekler.ellerimiz yakalarında olacak bunuda unutmasınlar..

Göbeğini Kaşıyan Adam!
Göbeğini Kaşıyan Adam! - 10 yıl Önce

sayın şahin, çok uzun bir ara verdiniz yazı hayatına. sıcak günler ve gündemlerin sizin ilgi alanınız olduğunu bilmekteyiz. istanbul gibi büyük bir şehirde yaşadığınız için, çevrenizden edindiğiniz temaslardan hareketle, gerzede yaşayan vatandaşlar olarak bizlere 28 şubat gibi 17 aralık olaylarını da anlatırsanız bahtiyar oluruz.gka

gerzeli
gerzeli - 10 yıl Önce

28 şubat bu ülkenin ekonomisinin eğitiminin dini yaşantısının temeline kunulmuş bir dinamitti hala izleri silinemedi allah bir daha yaşatmasın