ACABA????

          Ben bu cümleyi çok seviyorum. Zihnimin kapılarını aralayan, düş odalarımı aydınlatan bu soru cümlesi görüş açımı genişletiyor hep. Karanlık yollarda el fenerim, çıkmaz sokaklarda rehberim oluyor. Hiç aklımdan eksik etmem, hiç onsuz gezemem. Her daim yanımda bulundururum bu “Acaba neden?” soru cümlesini.

           Biraz geçmişe gidecek olursak, Türkiye 12 Eylül 1980 öncesi iklimine sürüklenerek gündeme getirilen darbe ve bu sayede uygulamaya konulan 24 Ocak Ekonomi politikasının işlerli kazanmasıyla birlikte ve bu sürecin ideolojisini de Türk-İslam sentezi üzerine oturtarak, “Siyaset-Ticaret-Tarikat” üçlüsüyle pastanın en büyük dilimini alabilmek için Anadolu üzerinde oyun kuranları unutalım mı şimdi?

          Ülkemizde bombalar patlıyor ve insanlarımız toplu olarak çoluk çocuk, kadın erkek demeden katlediliyor, bütün komşu ülkelerle aramız açılıyor, bir anda, toplumun elini kolunu kıran, infazlar yapıp, demokratik hak ve özgürlüklerini gasp etmekten başka marifeti olmayan darbeye teşebbüs diyorum, “Acaba neden?”  Son yıllarda toplumun laikler, dindarlar ve Kürtler olarak ayrıştırmanın ardındaki tilki görmek çok mu zor?

          Derme çatma deniz araçlarıyla denizlere açılıp ölümü göze alarak, hatta çoğu zaman da sularda boğulan Müslüman mülteciler Avrupa ülkelerine gitmeye çalışıyorlar da ve niye Türkiye dışında bir başka İslam ülkesini tercih etmiyorlar? “Acaba neden?”

          Kim ne derse desin? Ben seviyorum bu soru cümlesini

            Necmettin ÇAKIR

YORUM EKLE
YORUMLAR
hakkı
hakkı - 7 yıl Önce

gerçekten bu "acaba" i̇le ufkumuz açildi