Demokrasi Nedir?

Değerli Gerze Gündem Okurlarım, erken baskın seçime 41 gün kalımı bu yazımı kaleme alıyorum. Bu seçimlerin neticesi alınana kadar, önemli bir olay olmadığı sürece elime kalemi almayacağım!

Hepinizin bildiği gibi “AKP ve MHP bir araya gelerek CUMHUR İTTİFAKINI “ kurdular. Diğer yandan ”CHP, İYİ PARTİ, SAADET PARTİSİ VE DP Bir araya gelerek MİLLET İTTİFAKINI kurdular.

Ülkede ilk defa böyle ittifakların ağırlıkları ile seçime gidiyoruz. Sonuçları birlikte yaşayarak göreceğiz. Umarım sonuçlar, milletimizi oluşturan halkların yararına olur. Bu ittifaklardan kendi adıma ve milletim adına elbet beklentilerim olacak! Ülkemde kavgasız, gürültüsüz ve aynı rekabet ortamında seçim sürecinin medeni ve yapıcı tartışma ve eleştirilerle geçmesini dilemekteyim.

Ben daha çok seçim ortamını ele almak istemiyorum. Asıl amacım, Okurlarıma DEMOKRASİ konusunda bilgi vermek olacaktır. Ülkemde Demokrasi 1946 yılından bu yana konuşuluyor. Çok sık ta askeri darbelerle kesintiye uğramış olsa da Demokrasi kırıntıları az da olsa uygulama alanlarında zaman zaman yerini alıyor!

Kısaca Demokrasi, halkın egemenliği demektir. Demokraside egemenliğin gerçek sahibi “ Birey “ ve nihayetinde, bir devlet sınırları içinde yaşayan “ Halk “tır.

Demokrasi, tüm üye ve vatandaşların, organizasyon ve devlet politikasını şekillendirmede eşit hakka sahip olduğu bir yönetim biçimidir. Demokrasinin tanımı tartışması günümüz de hala devam eden bir tartışmadır!

Bunun sebepleri ülkedeki bazı kurumların görüşlerini haklı çıkartmak adına demokrasi tanımını kullanmaları, demokratik olmayan devletlerin kendilerini demokratik olarak tanıtma çabaları ve aslında genel bir kavram olan Demokrasinin tek başına kullanılması…( Anayasal Demokrasi, Sosyal Demokrasi, Liberal Demokrasi vb.) gibi sebepler gösterilebilir!

Demokrasiye Farklı Atıflar da yapılmıştır;

-Çoğunluğun Yönetimi;

-Azınlık Haklarını Güvenceye Alan Yönetim;

-Fakirin Yönetimi;

-Sosyal Eşitsizliği Yok Etmeye Çalışan Yönetim;

-Fırsat Eşitliği Sağlamaya Çalışan Yönetim;

-Kamu Hizmetinde Bulunmak İçin Halkın Desteğine Dayanan Yönetim…

DEMOKRASİNİN UYGULAMA BİÇİMLERİ

1-Doğrudan Demokrasi. ( Egemenlik Yetkisi Doğrudan Halk da olan)

2-Temsili Demokrasi. ( Egemenlik Yetkisi Halkın Temsilcisinde olan )

3-Yarı Doğrudan Demokrasi. ( Referandum, Halk Vetosu ve Halk Teşebbüsü )

Demokrasi, yüzyıllar boyunca insanlığın hep ideali olmuştur. Demokrasinin gerçek anlamı, insanlık tarihi boyunca çarpıtılarak anlam erozyonuna ve yorum enflasyonuna uğramıştır. Tarihte en katı otokratik rejimler bile demokrasi kelimesini kendilerine yakıştırmışlardır!

Gerçek demokrasi, şüphesiz, bir FAZİLET REJİMİDİR. Ancak, çağdaş batı ülkeleri demokrasi yolunda çok önemli mesafeler almakla birlikte, bugünkü haliyle bir FAZİLET REJİMİ olmaktan çok uzaktırlar!

Bugün çok özlediğimiz çağdaş batı demokrasileri de maalesef gerçek demokrasinin özüne ve ruhuna tümüyle uygun değildir!

Günümüz de genel ve eşit oy sistemine dayalı “Katılım “ ve “ Temsil “ çağdaş demokrasilerin temel özelliklerinden birisidir. Buna TEMSİLİ DEMOKRASİ adı verilmektedir.

İkinci olarak, çağdaş demokrasilerde “ ÇOĞULCULUK “ ilkesi geçerlidir. ÇOĞULCU DEMOKRASİ siyasi partilerin sayıca çok olması ve iktidar için rekabet etmeleri anlamına gelmektedir.

Üçüncü olarak çağdaş demokrasiler, esas itibariyle ÇOĞUNLUKÇU DEMOKRASİ özelliğine sahiptir. Çoğunlukçuluk, seçim ve oylama mekanizmasında oy çokluğu ilkesinin geçerli olması demektir. Son olarak çağdaş demokrasilerin bir diğer önemli kurumu da PARLAMENTO’NUN üstünlüğü ilkesidir! BU son ilke de, PARLAMENTER DEMOKRASİ olarak adlandırılır.

Bugün, çağdaş batı demokrasilerinde uygulanmakta olan Temsili Demokrasiyi ya da Yarı-Doğrudan demokrasi gerçek demokrasi demek değildir. Gerçek Demokrasi de egemenliğin meşru kaynağı HALKTIR!

Günümüz Temsili Demokrasiler de egemenlik hakkı ve yetkisi milletin seçtiği temsilcilerine devredilmiştir. Dolayısıyla Temsili Demokrasilerde seçimle iş başına gelen siyasal iktidarlar buradan hareketle sık sık “ MİLLİ İRADE “ yi temsil ettiklerinden söz ederler. Uygulamada kendilerini “ MİLLİ İRADE “yi temsil eden bir kurum olarak gören siyasal iktidarlar, millet adına sahip oldukları güçleri ve yetkileri, seçilmiş oldukları dönem içerisinde gelecek seçimler endişesi ve kuvvetler ayrılığı kurumu dışında başka bir sınırlamaya tabi olmaksızın istedikleri şekilde kullanabilmektedirler! Bugün ülkemizde kuvvetler ayrılığı ilkesi de uygulanmamakta ortadan kalkmış ve tek elde toplanmıştır! Bu nedenle Temsili Demokrasi ülkemizde yeterli değildir!

Çoğunlukçu Demokrasi; siyasal ilgisizlik, siyasal bilgisizlik ve siyasal unutkanlık adı verilen faktörler nedeniyle gerçek Demokrasi olmaktan fazla uzaktır! Toplumda herkes siyasal kararlara ve uygulamalara ilgi göstermeyebilir!

Çoğunlukçu Demokrasiyi zaafa uğratan bir neden de Siyasal Bilgisizliktir! Seçmenlerin eğitim ve kültür seviyesinin düşük olması gibi nedenlerle vatandaşlar doğru tercih ve kararlarda bulunamayabilirler! Siyasal Partiler, siyasal manipülasyonlar(Yalan-dolan, aşırı vaatte bulunma, propaganda vb.)yaparak seçmenin cehaletinden istifade ederek onun tercihini kolaylıkla kendi çıkarları doğrultusunda etkileyebilirler. Ayrıca, siyasal unutkanlık adını vereceğimiz bir diğer faktör nedeniyle, önceki seçimlerde aldatılmış seçmen siyasal manipülasyonlarla tekrar yine kandırılabilir!

Bugün, çağdaş demokrasilerde “ Kutsal Parlamento “ ya da “ YÜCE MECLİS “ düşünceleri de ÇOĞUNLUKÇU TEMSİLİ DEMOKRASİNİN zaafından ve çarpıklığından başka bir şey değildir! “ Parlamentonun Üstünlüğü, Yüceliği ya da Kutsallığı ancak gerçek demokrasinin kurallarının ve kurumlarının işlemesi ve varlığı halinde söz konusu olur! Bir kurum, ancak içindekilerle yücelebilir. Doğru olmayan karar, tercihler ve çıkar lobileri ile oluşturulmuş bir parlamentonun yüceliğinden ve üstünlüğünden söz edilemez!

Hür düşünce, din ve vicdan hürriyeti ancak demokratik bir rejimle söz konusu olabilir. Demokratik bir rejimde Parlamentonun ve siyasal iktidarın güç ve yetkileri sınırlandırılmadığı taktirde Totaliter rejime doğru yol almak kaçınılmaz olur!

DEMOKRASİNİN TEMEL İLKELERİNİ ŞÖYLE SIRALAYABİLİRİZ;

A-Egemenliğin Kullanılması,

B-Güçler Ayrımı,

C-Siyasal Partiler,

D-Seçimler,

E-Kamu Özgürlükleri…

Demokrasi tüm otoriter rejimlere karşıdır. Eski çağlardan günümüze değin hep halkın değil, bir kişinin yönetimi ve egemenliği ( Monarşi, Despotizm, Tiranlık, Krallık, İmparatorluk, Diktatörlük vb.) yahut da bir grup ya da zümrenin yönetimi ve egemenliği ( Oligarşi, Teokrasi, Aristokrasi, Plütokrasi, Timokrasi  vb. ) söz konusu olmuştur!

Halkın Egemenliğini temsilcileri aracılığıyla kullandığı iddia edilen demokratik rejimlerde ( Temsili Demokrasi, Yarı Doğrudan Demokrasi. ) ise çoğunluğun egemenliği ve tahakkümü söz konusu olmuş, azınlık hakları istismar edilmiştir. Çoğunlukçu Demokrasi anlayışında halk dört ya da beş yılda bir göstermelik seçim sandıklarına giden “ Çağdaş Köle “ durumuna düşürülmüştür!

Gerçek Demokraside Prensip olarak  “TEMSİLİ VEKÂLET “ değil, “ EMREDİCİ VEKÂLET “ geçerlidir. Bunun anlamı şudur;  Egemenliğin gerçek sahibi olan HALK, temsilcilerine kendilerini yönetmeleri için bir vekâlet vermektedir. Bu içi boş bir vekâlet değildir. Daha açık bir ifadeyle Halk, temsilcilerine seçin yoluyla verdiği vekâlet içerisinde vekillerinin Anayasada belirtilen çerçevede güçlerini ve yetkilerini kullanmalarını istemektedir. Vekâlet verdiği yöneticilerinin Anayasayı İhlal etmeleri halinde, emredici vekâletin gereği yöneticiler azledilebilirler!

İşte değerli okurlarım,24 Haziran seçimleri bu ülke insanlarının her ferdi için çok çok önemlidir! Gerek Cumhurbaşkanı seçiminde; gerekse Parlamento seçiminde vekâletinizi vereceğiniz adayları çok ince eleyip, elekten geçirmeniz gerekiyor! Bu nedenle tüm adayları önerilerini iyi dinlemeli, bizim için değil hepimiz için en iyi doğru çözüm yolunu bulan ve bizleri doğru söylemlerle inandırıp aydınlatan adaylara oy vermelisiniz!

Yoksa ne ekersek onu biçeriz mantığı ve birilerinin yalan yanlış yönlendirmeleri ile oy kullanırsanız gelecek günlerde ki çok büyük zorluklara çoluk- çocuk, genç- ihtiyar katlanmak zorunda kalacaksınız!

Hoşça kalın, dostça kalın…13-MAYIS-2018 Pazar. Saat 15.40 yazımın bitirilişi…

Ali Vacit TOKMAK

YORUM EKLE