Gerze Gündem okurlarımın dikkatine:

            Geçmişte Gerze’yi ilk gören insanlar, özel olarak inşa edilmiş bir tatil köyüne benzetiyorlardı! Özellikle büyük Gerze yangınından sonra inşa edilen bahçeli nizamlı evler Gerze’ye ayrı bir güzellik kattığı yadsınamaz.

            Asıl güzellik Gerze insanının misafirperverliği, insancıllığı, dostluk anlayışları, sıcak ilgileri, uygar davranışları herkes tarafından kabul ediliyor. Gerze için en çok duyduğum güzel şey, bir genç kızın geç vakitlere kadar yalnız olarak rahatlıkla dolaşabileceği ve gezebileceği ve kimsenin rahatsız etmeyeceği ender yerlerden bir kent olmasıdır!

            Gerze coğrafi konumu itibariyle de çok güzel bir yerleşim yeridir. Çay bahçelerinin denizle kucaklaşması, hele o bahçelerde çay yudumlayan bir kişinin kendisini denizin içinde hissetmesi ayrı bir duygu veriyor insana.( Ne yazık ki o güzelim çay bahçeleri, kapalı kafeteryalar haline getirildi!)

            Gerze’nin kamuoyundaki olumlu izlenimlerinin yanında, Gerze’ye yakışan güzel plajların olmaması bir eksiklik sayılmalı. Özellikle Bedire, Dereyeri, Cayva Altı, Hurma Dibi, İdemli yöreleri yeni bir anlayışla ele alınıp, modern anlamda plajlar yapılıp hizmete sokulmalı!

            Gerze Balıkçı Barınağı ve iskele çevresinde denizin temizliğinden söz ederek, insanların yüzmesine izin vermek; hem yasal hem de vicdani olarak çok yanlıştır.

            Gerze’de kısa vadede yerli turizmi canlandırmak akılcı bir yoldur. Dışarıdan gelecek insanlara hitap edecek düzeyde tesisler gerekli. Özellikle zengin yerli ve yabancı turistler maalesef bu yöreyi keşfetmiş değil. Ayrıca çevre il ve ilçelerden yazın gelecek insanlarımız için çadır kurabilecekleri alanlar tespit edilip düzenlenmeli. Gerze’de maalesef hala misafir turizmi hüküm sürmektedir! Bu nedenle de Gerze insanının yükünün hafifletilmesi gerekir.

            Gerze dağ köylerinin yanında merkez köylerinin nüfusunun azalması herkesi düşündürmelidir! Sinop ili birinci derecede öcelikli iller arasında olmasına rağmen yeterli sayıda yerli ve yabancı yatırımcı gelmemiştir. Ancak ülkemizin birçok yöresinde geriye göçün olması için çalışmalar yapılmaktadır.

            Komşu il Kastamonu’da örnek yatırımlar yapılarak birçok insanın büyük şehirlerden tekrar geriye kendi illerine göç ettiğini öğreniyoruz. Büyük şehirlere göç eden Sinoplular bir araya gelerek, kendi bölgelerine yatırım yaparak göçü tersine çevirebilirler. Bu konuda kamuoyu oluşturmak başta yerel basın mensuplarına, yörenin yerel idarecilerine, sanayicilerimize, esnaflarımıza, gençlerimize ve aydınlarımıza hep birlikte bu konuda elele ve omuz omuza vererek mücadele etmeleri kaçınılmaz oluyor!

            Yoksa Nükleer Santral yapıldığında; bu kuruluşların insanlarımıza iş ve aş vereceğini düşünenler avuçlarını yalayacaklarını bugünden düşünsünler! Nefes alacakları temiz bir ortam, temiz bir su ve yeşil bir doğa bulamayacakları için, kendileri olmasa bile çocukları ve torunları, yorganlarını sırtlarına yüklenip, başka yaşayabileceklere yerlere göç edeceklerdir!

            Sağlıklı havası, suyu, doğası tertemiz ortamda yaşamak her canlının hakkıdır! Bunun aksini kim düşünebilir ki?

            Sevgiyle kalın…

            Ali Vacit TOKMAK