“Gerze Kulak Hamuru,”

MARKA OLABİLİR Mİ?

         Gerze Gündem Okurlarım:

         Birçok kişi ilçemiz Gerze’nin bazı konularda ürettikleriyle marka olabileceğinden söz etmekteler! Bu görüşe katılırsınız, katılmazsınız onu bilemem! Ben kendi adıma henüz bu görüşe katılamıyorum! Nedenlerini ise sizlerle paylaşmak istiyorum.

         Marka, tüketicinin ürünle kurduğu bağdır. Tüketicilerin zihninde açtıkları, bir iz bırakan metadır da diyebiliriz. Marka kesinlikle bir ekip çalışması sonucu oluşur. İyi tanınabilir bir marka olabilmek, her anlamda çok önemlidir. İyi marka olabilmek için çok savaş vermek gerekir! Marka olmasını istediğimiz her ne ise, tanıtılacak diğer ürünlerden farklı özellikleri mutlaka olmalıdır! Nedenlerinin bazılarını aşağıda açıklamak ve eleştirmek istiyorum:

         Ürünün kalitesi ve özellikleri çok önemlidir. Burada yöneticilerimize çok büyük görev ve sorumluluk düşmektedir! İşletme sahiplerimiz sakın alınmasın!” Herkes patron olabilir ama iyi bir yönetici olamaz!” Bir işyerinin patronu, iyi bir yönetici olabilme özelliklerini de taşırsa, başarı kendiliğinden gelecektir! Bunun örneklerini birçok yerde görebiliriz.

         Ne yazık ki ilçemizin ürünleri olan,”Gerze Kulak Hamuru ( Yoğurtlu sarımsaklı, Cevizli-Üzümlü ) ürünümüzle, Nokulumuzu” Marka değerini yaratamadan” ilimiz Sinop’a kaptırdık! Sinop bu ürünlere sahip çıkarak, bizden habersiz olarak hamurumuz ve nokulumuzu kendi ürünüymüş gibi marka tescilini kendi adına yapmaya çalışıyor! Sinop ilinin böyle bir kültürü yoktur! 13 Şubat Gerze yangınından sonra, Sinop iline göç eden Gerzeliler bu kültürü oraya taşımışlardır. Bu Kulak Hamurunu onların bükmeleri bile bizden farklıdır. Bu özellik bile sanki o farklılığı yaratmıyor mu? Bir başka özelliğimiz:

         Gerze’ye has “ Hamursuz “ tatlımızda vardır. Evlerde, daha çok Ramazan aylarında yapılır. Ne hikmetse, ilçemizdeki tatlıcılar başka yörelerin tatlılarını yaparak vitrinlerini süslüyorlar, ama bizim yöresel tatlımızı yapmaktan sanki adeta kaçınıyorlar! Ya bu tatlının yapılışını bilmiyorlar, ya da adam sende bana ne dercesine duymazdan, bilmezden geliyorlar!

         Gelelim bizim Hamur ve Nokul yapan işletmecilerimize: sizler, köşe dönme hayallerinizden biran önce vaz geçmelisiniz! Yaptığınız ürünler aslına uygun değil! Hem pahallı veriyorsunuz, hem de ürünlerinizden damak tadına insanlar varamıyor! Ayrıca satışa sunduğunuz ürünlerle tüketicilerin ifadeleriyle karınlarının doymadığını ve porsiyonlarınızın çok pahallı olduğunu söylüyorlar! İşletmeci arkadaşlar bu eleştirilere nasıl yanıt vereceksiniz? Bakınız Samsun-Sinop duble yolu trafiğe açıldı. Bu anlayışınızı değiştirmezseniz; Gerze’ye uğramadan insanlar geçip, Sinop iline gidiyorlar! Sizler, onları ilçemize çekecek ne yapmayı düşünüyorsunuz? Yoksa bu insanlar ilçemize teğet değip gitmeleri hoşunuza mı gidiyor? Sizler bu ilçede yaşayanlarla mı yetinmek istiyorsunuz? Bu anlayışınızı biran önce değiştirmelisiniz!

         Gerze Kulak Hamuru, orijinali satır etiyle yapılan hamurdur. Etler satırla ezilir, ince ince kıyılarak satır kıyması yapılır. Günümüzde bunun yerine kıyma kullanılmaktadır. Hazırlanan kıymanın da her etten olmadığı bilinmeli her zaman sizlerce uygulanmalıdır. İki defa makinelerde kıyma çekilmemeli? Ayrıca soya kullanmak bu hamura yakışmaz ve kendine has tadı veremez! Nedir o yaptığınız hamur içinde mercimek kadar et mi, yoksa başka bir şey mi var? O, bile anlaşılmıyor! Müşteriye sunduğunuz hamurun içindeki et dişe dokunmalıdır!

         Ağzımıza attığımızda, hem hamurun, hem de etin tadı damağımıza gelmesi gerekir.”Kayseri” mantısından çok daha güzel ve leziz olmasına rağmen hak ettiği üne kavuşamamıştır! Kabahati önce kendimizde arayalım! Yoksa bizim aslına uygun olarak ürünü yaparak tanıtmada aciz kalırsak; başkaları bu ürüne sahip çıkar ve marka olmaya çalışır! Hani bu ürünlere Sinop sahip çıktıda marka olabildi mi? Olamadı! Çünkü onun ürünü ve kültürü değildi! Çakma kültür ancak bu kadar ülkede ve çevrede yaygınlaşabilir! Evlerde yapılan çeşitli nokula gelirsek, bilhassa Şeker Bayramında yapılan, ev halkı ile konuklar geldiğinde onlara ikram edilerek paylaşılan, kokulu bir çörektir. Bu çöreğe de Bafra-Samsun yöresi ve Sinop ilimiz sahip çıkıyor. Biz Gerzelilerin esamesi bile okunmuyor! Neden? Çünkü aslına uygun olmayan usullerle bu çörekleri baştan sağma yapıyoruz! Satışa sunulan ürünlere nokul demeye bin şahit ister! Bilindiği gibi,”Kıymalı, cevizli- üzümlü ve sütlü” çeşitleri esas türleridir. Yalnız üzümle yapılan nokul yoktur! Yapılsa bile ona nokul denmez!

         Günümüz Gerze de çeşitli işletmelerde yapılan kıymalı nokullarda, içine koyulan kıymaları sayabilirsiniz! Kokulu çörekse, niçin yufkayı açarken unun içine karanfil dövüp koymuyorsunuz? Ya bilmiyorsunuz ya da işinize gelmiyor! Cevizli-üzümlü nokulda, ceviz az, üzüm çok, bazen de hiç ceviz yok. Bunu nasıl izah edeceksiniz? Bu nasıl bir damak zevki verir insana? Hele kullandığınız yağlar nedir? Vıcık vıcık yağ doldurmuşsunuz içlerine, bu nasıl anlayıştır? Yağ doldurmakla leziz mi olduğunu sanıyorsunuz? Sütlü nokul yaptığınızı hiç görmedim duymadım! Ayrıca bu nokul çeşitleri, mayalı ve mayasız yoğrulan hamurlarla yapılmaktadır.

         Bu anlayışınızı değiştirmezseniz, ne kadar reklam yapsanız, mekânınızı süsleseniz, marka olamazsınız! En azından evde kendiniz için yaptığınızı işlettiğiniz mekânınızda da yapın ki insanlara damak zevkini yaşatabilin. Her gelen yabancı, İlçemiz esnafını bu konularda hem yetersiz hemde ürünlerini çok pahallıya sunduklarını söylemekteler. Bu damgayı yemekten kurtulmak gerekiyor! Çok acele etmeyiniz! Köşeyi bu anlayışlarla da dönemezsiniz!

         Gerze’mizde bu konuda hizmet veren işletmeler, ürünlerimizin aranan beğenilen olması için; ekip çalışmasına ödün vermeden önem vermeleri gerekiyor. Marka olabilmek için aslına uygun üretmek gerekiyor. Ürünlerinin kalitesini artırarak tüketiciye sunmak gerekiyor! Tüketiciler kendilerinin enayi yerine konmasını istemez! Sen bir işletmeci olarak ister misin? İstemezsin!

         Sonuç olarak sevgili işletmeciler, aslına en uygun yaparak ürünlerinizi makul fiyatlarla tüketiciye sunun ki, hem patron, hem de iyi bir yönetici olduğunuza inanalım ve sizleri alkışlayalım! Mekânınıza gelen müşterilerinizin hem gözü hem de karnı doysun! Gittikleri yerlerde sizlerden övgüyle söz etsinler. Gerze’ye gittik yediklerimiz ortada, hem beğenmedik, hem de kazıklandık bizler demesinler! Ayrıca gelecek günlerde birlikte kutlayacağımız” Kurban Bayramını”sağlık, esenlik ve mutluluk içinde geçirmenizi dilerim…

         Sevgiyle kalın.

         Ali Vacit TOKMAK

        

YORUM EKLE