100 Milyar Doların Yolu Sinop'tan Geçiyor

AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Nazım Maviş, Milliyet Gazetesi SİNOP Ekinde yayınlanan söyleşisinde Sinop’la ilgili birçok soruya cevap verdi. Adil Yıldız’ın yayın yönetmenliğinde, İstanbul’da düzenlenen Sinop Günleri sebebiyle yayınlanan SİNOP Eki Türkiye genelindeki tüm Milliyet okuyucularına ulaştırıldı. Nazım Maviş ile yapılan söyleşinin metnini:

100 Milyar Doların Yolu Sinop'tan Geçiyor

  AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Nazım Maviş, Milliyet Gazetesi SİNOP Ekinde yayınlanan söyleşisinde Sinop’la ilgili birçok soruya cevap verdi. Adil Yıldız’ın yayın yönetmenliğinde, İstanbul’da düzenlenen Sinop Günleri sebebiyle yayınlanan SİNOP Eki Türkiye genelindeki tüm Milliyet okuyucularına ulaştırıldı. Nazım Maviş ile yapılan söyleşinin metnini:

Milliyet: Sinop sizin için ne ifade ediyor?

Nazım Maviş: Sinop, tarihin Sinoplulara emaneti, coğrafyanın mirası. Bütün medeniyet geçmişinin bize bıraktığı zenginlik. Selçuklular, Candaroğulları ve Osmanlılar ile devam eden bir tarihimiz var. Birçok ilin tarihi Osmanlılardan başlar ama Sinop Selçuklulardan başlar. Biz, Sinop'u insanlık mirası olarak görüyoruz. Milattan önce de önemli uygarlıkların yerleşim yeri olmuş. Herhâlde Sinop kadar suya tutunmuş bir başka şehir bulmak mümkün değil. Sinop, ortak insanlık mirasıdır. Sinop, kişisel olarak atamın yurdu. Dönüp dolaşıp gideceğimiz yer; ata yurdumuz. Bu yüzden Sinop benim için çok önemli. 

Milliyet: Sinop sizce de en mutlu şehir mi?

Nazım Maviş: Tabii ki. TÜİK verileri objektif kriterlere göre oluşturuluyor. Sinopluların niye mutlu olduklarını merak edenleri Sinop'a bekliyorum. Sinop, insana huzur veriyor. İnsanların yaşadıkları şehirler, psikolojiyi derinden etkiler. İnsan karakterinin şekillenmesinde coğrafyanın etkisi çoktur. Karadeniz zor bir coğrafyadır, bu yüzden Karadeniz insanı hırçındır. Ama Sinop iklimi; Akdeniz iklimi ile Karadeniz ikliminin ortasındadır. Sinop insanları hem Karadeniz insanının hırçınlığını, hem de Akdeniz insanının sakinliğini almıştır. Sinop, kadim bir şehir. Birçok uygarlığa sahiplik yaptığı için tarihten aldığı mirasla insanı yoğuran bir şehir. Sinop'ta ‘birlikte yaşama kültürü’ üst düzeyde. İnsanlar birbirine daha tahammüllü. Biz ne ararız mutlu olmak için? Yaşam tarzıma müdahale edilmesin isteriz. Gözümü açtığımda engin mavilik görmek isterim. Sırtımı dağa dayadığımda yeşil görmek isterim. Bunların hepsi Sinop'ta mevcut. 

Milliyet: Sinop'ta yerel yönetimlerin performansını nasıl buluyorsunuz?

Nazım Maviş: Dokuz ilçe var, dört belediyeyi AK Parti yönetiyor, dört belediyeyi CHP, Türkeli’ni ise MHP yönetiyor. Dokuz belediyenin 9'u da şehre katkı vermek için çalışıyor. AK Partili Ayancık belediye başkanımız 3. kez vize aldı. Boyabat'ta 2004’ten bu yana AK Parti yönetimde. Üçüncü kez vize aldığına göre performansı iyi demektir. Biz, bize düzen her şeyi yapmaya ve imkânları seferber etmeye çalışıyoruz. Sinop'a karşı sorumluluğumuz var. Belediyelere yapılan her türlü destek, Sinop'a yapılan katkıdır. Ben başkanlarımızdan memnunum. 

Milliyet: Sinop siyasetinde nasıl bir etkiniz var?

Nazım Maviş: Sinop'a katkı vermeyi çok isterim. Sinop atamın yurdudur. Katkı vermek, Sinop'a olan borcumuzun ifası anlamına gelir. Sinop bize huzur veriyor, mutluluk veriyor, kimlik veriyor. Bu şehrin bize verdiklerine karşı borcumuzu ödemenin yolu hizmetten geçiyor. Ben de katkı vermek için her şeyi yapmaya hazırım. Sinop'un iki milletvekili var. Partimizin milletvekili Mehmet Ersoy, hükümetin imkânlarını Sinop'a getirmek için uğraşıyor. Biz, bütün bu siyasi yapı içerisinde herkese, Sinop’a, memleketimize destek olmak istiyoruz. 

Milliyet: 2015 Genel Seçimlerinde Sinop'tan milletvekili olmayı düşünüyor musunuz?

Nazım Maviş: Çok genç yaşlarda siyasete başladım. ‘Bu ülkeye ne verebiliriz’ sorusuna cevap olarak siyaseti gördük. Bu cevabın bir sonucu olarak hayatımız siyasetle geçti. Siyaset milletvekili veya belediye başkanlığı olarak yapıldığında elbette şerefli bir iştir ama bu görevlere ulaşılmadan da siyaset yapılır. Önemli olan ülkemize sağlayacağımız katkıdır. Milletvekilliği gibi şerefli bir görevi yapmayı herkes ister. Kararımız ne olursa olsun cevabını birlikte veririz. Milletvekilliği şerefli bir görevdir, olursa şeref duyarım, olmazsa da yüksünmeden görevime devam ederim. 

Milliyet: Nükleer santral hakkında görüşünüz nedir?

Nazım Maviş: Nükleerin iki boyutu var. Santrallere prensip olarak olumlu bakıyorum. Türkiye için zorunlu bir yatırım. Sinop'a artı değerleri ve dezavantajları birlikte hesap etmek gerek. 2017'de inşaat başlayacak. 2023'e kadar 10 bin kişi çalışacak. Faaliyete geçilince 3 bin 500 kişi istihdam edilecek. Orası Sinop'a büyük katma değer sağlayacak. Olumsuz etkilere gelince, alınan tedbirler açısından baktığında negatif bir durum görmüyorum.

Milliyet: Sinop Cezaevi, zamanında çok ünlü isimleri ağırlamış. Sinop cezaevinin kültür kompleksi haline getirilmesi için AB ile ortak bir proje yürütülüyor. 9.2 milyon Euroluk kaynağın gelmesi gündemde. Bu konuda ne söylersiniz?

Nazım Maviş: Sinop'un cezaeviyle anılmasını istemezdim. Edip Akbayram'dan ‘Aldırma Gönül’ü her dinlediğimde Sabahattin Ali aklıma gelir. Genç yaşta kaybettiğimiz bir üstün yetenektir. Büyük eserler vermiş bir şahsiyetti. Bir faili meçhul cinayete kurban gitti. Dolayısıyla Sinop Cezaevi denilince Sabahattin Ali aklıma geliyor, Ruhi Su aklıma geliyor. Düşüncesinden ve fikrinden dolayı katledilmiş insanlar aklıma geliyor. Sinop’un cezaeviyle anılmasını istemezdim. Kötü hatıraların silinerek Sinop'un kültürel mirasını geliştirmesi açısından önemli bir proje. Sinop sadece Türkiye'nin değil insanlığın bir mirasıdır. Sinop korunmalı; tarihiyle, coğrafyasıyla, kültürüyle korunmalı. “Avrupa Birliği Alan Yönetimi” adıyla uygulanacak olan bu proje 10 milyon Euroluk büyük bir yatırım sağlayacak. Bu yatırımın sonucunda kentte önemli bir kültürel başkalaşım yaşanacak. Sanat, kültür atölyeleri açılacak. Bu nedenle projeyi önemsiyorum. Sinop'a hayırlı olsun.

Milliyet: Eklemek istediğiniz şeyler var mı?

Nazım Maviş: Sinop önemli mesafeler kat etti. Ancak halâ göç veren bir ilimiz. Sinop’ta 200 bin Sinoplu yaşarken 600 bini dışarıda yaşıyor. Bu açıdan bakıldığında Sinop'ta daha çok şey yapılmalı. Sinop'un potansiyeli ve imkânları buna müsait. Ancak “marka şehir” olursak bu potansiyel harekete geçilebilir. İki biçimde marka şehir olunabilir. Tarihi, doğal, kültürel zenginlikleri vardır. Bunları hepsini ön plana çıkarabilirsiniz. Ya da ürettikleri açısından ön plana çıkarabilirsiniz. Sinop bunların hepsini barındırıyor. Sinop, kestane üretiminde 4. sırada yer alıyor. Hâlbuki Aydın ve Bursa kestanesinden daha lezzetli bir kestanemiz var. Denizi çok kullanmıyoruz. Hamsi denince akla Rize ve Trabzon geliyor. Sinop mantısını halâ tanımayan Sinoplular var. Ben bile çok geç tanıdım. Pirinç dendiğinde de Sinop çok üstün ama tanıtılmıyor. Sinop’un ürünlerini işleyecek, değerlendirecek yeni tesisler kurmamız gerek. 28 tane kiremit tuğla fabrikası var ama markalaşma yok. Sinop Limanı ile Kırım limanı Rusya ile Türkiye arasında en yakın hat. Putin, Türkiye'ye geldiğinde 100 milyar dolarlık ticaret hacminden bahsetti. Bunun yolu da Sinop Limanı’ndan geçebilir. Çünkü tek doğal liman Sinop'ta.  Şu anda liman özelliğini kaybetti Sinop. Daha önce ekonomik açıdan zor bir kentti Sinop. Çünkü yolu yoktu ancak şimdi yollar tamamlandı. Karadeniz Yolu'nun devamı biterse çok ciddi bir adım atılacak. Sinop'la Rusya arasında ve Sinop'la İstanbul arasında çok ciddi bir deniz yolu trafiği kurulabilir. Ekonomi çok ciddi şekilde canlanabilir. Ama bir tane 4 yıldızlı otelimiz var, bırakın 5 yıldızlıyı. İmkânlar arttırılmalı. Teşvik açısından 5. bölgede Sinop. Yani un var, yağ var, şeker var, su da var; helvayı yapmamız lazım. Bütün Sinoplular siyasi parti ayrımı gözetmeksizin Sinop için çalışmak zorunda. Biz kazanacağız çünkü. Kalkınma olursa çocuklarımız göçmek zorunda kalmayacak.  Turizm teşvik edilirse Sinop bir turizm kenti olur. Yeni üniversiteler kurulursa Sinop eğitim kendi olur. Bu yollarla da marka şehir haline gelir.

Kendi ifadesiyle NAZIM MAVİŞ kimdir?

“1971 Sinop Boyabat doğumluyum. 1993'te liseyi Boyabat'ta bitirdim. Ankara'da 1989’da Gazi Üniversitesinde Komu Yönetimi Bölümüne başladım. Üniversiteden sonra Siyaset Ana Bilim dalında yüksek lisans yaptım.  Hacettepe'de aynı dalda doktora eğitimim devam ediyor. Eşim Sinop'un Türkeli ilçesinden. Sinop'la kişisel bağım çok yüksek. Babam ve kardeşlerim Sinop'ta yaşıyor. Ticari olarak 1999 yılından beri eğitim sektörünün içerisindeyiz. Dershanecilik ve eğitim yayıncılığı hizmeti veriyoruz. Çözüm Koleji'ni 2015'te Ankara'da açacağız. Erken yaşlardan itibaren siyasetin içinde oldum. 8 Mayıs 2014'ten beri AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı olarak görevimi sürdürüyorum. Evliğim, 3 çocuğum var”

Gerze Gündem Haber

Güncelleme Tarihi: 17 Aralık 2014, 14:05
YORUM EKLE
banner381
SIRADAKİ HABER