10 Ekimde Ankara’da tertiplenen Barış, Emek ve Demokrasi mitinginde patlatılan bombalar nedeniyle aramızdan ayrılan 128 yurttaşımızın anısına KESK,DİSK,CHP,HALKEVLERİ ve ADD bileşenlerinden oluşan Gerze Demokrasi Platformu,  bugün saat:14.30’da eski cezaevi karşısından başlattıkları yürüyüşe, yağmura rağmen etkin bir vatandaş topluluğu katıldı.

Gerze Belediye Başkanı Osman Belovacıklı’nın da destek verdiği yürüyüş, “Öfkeliyiz yastayız isyandayız”, “İsyanımız kardeşlik ve barış için”. “Yaşasın Halkların Kardeşliği”, “Savaşa hayır barış hemen şimdi”, “Katliamın hesabı sorulacak”, “Faşizme karşı omuza sloganlar”, alkışlı protestolar ve ıslıklarla Okullar caddesini takiben, Belediye caddesi güzergahında devam ederek, Demokrasi Şehidi Uğur Mumcu Meydanında son buldu. Meydanda toplanan kitlenin “Katil hükümet istifa et”, “İnadına barış, inadına kardeşlik”, “Susma haykır savaşa hayır”, “Halkız haklıyız, kanacağız” sloganları eşliğinde yapılan basın açıklamasında;

Basına ve kamuoyuna

Öfkeliyiz! Yastayız! İsyandayız!

Geçen her dakika, her saat, her gün yitirdiğimiz canlarımıza bir yenisi ekleniyor. Yüreğimiz kanıyor, öfkemiz artıyor, isyanımız büyüyor…

Yasımız devam ediyor…

12 ve 13 Ekim’de ülkemizin ve çocuklarımızın aydınlık geleceğinin savaş ile değil barış ile kurulacağına inanan milyonlar hayatı durdurduk…

    Milyonlar olarak, katliama ortam hazırlayanları, iktidar ve saltanat uğruna gözü dönenleri, lanetledik, lanetliyoruz…

    Öfkemiz de isyanımız da çok büyük. 12-13 Ekim’de mahallelerimizde, okullarımızda, işyerlerimizde halk seferberliği ile yaşamı durdurduk! Tüm halkı yaşamı durdurmaya çağırdık.

Yasımızı tutacağımız için,

Arkadaşlarımızı, kardeşlerimizi, yurttaşlarımızı anacağımız için,

Barışı bombalayanlardan, bombaları engellemeyenlerden,  zemin hazırlayanlardan, barış talep edenlerin ölümüne sevinenlerden, hesap soracağımız için,

bu ülkede yaşayan hiç kimsenin,  bundan sonra şehrin meydanında bombalarla  parçalanmasına seyirci kalmayacağımız için,

Sağlıklı, huzurlu, barış içinde bir ülkede yaşayabilmemizin zeminini hazırlayabilmek için,

Savaşla, katliamlarla istediklerini yapamayacaklarını, iktidarlarını sürdüremeyeceklerini, bu ülkeyi, bu halkı diktatörlükle yönetemeyeceklerini göstermek için yaşamı durdurduk.

 Halk Grevi yaptık!

Saray yenilecek halk kazanacak!” dedik.

Katliamlarınıza karşı sessiz kalmayacağız! Dedik.

Bundan sonra da yaşam için, barış için inatla mücadelemizi sürdüreceğiz.

ÜZGÜNÜZ, ÖFKELİYİZ, YASTAYIZ VE İSYANDAYIZ!

KATLİAMI VE KATİLLERİ ASLA UNUTMAYACAĞIZ!

10 Ekim’de Ankara’da Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi için toplanmıştık. Saray’ın saltanatı uğruna aylardır dökülen kanlara dur demek, savaşa karşı, barışı savunmak için yollara düşmüştük.

Kamu emekçilerinin, işçilerin, halkların özlemlerini haykırmak, umutlarını yaşatmak için, kandan ve savaştan beslenenlere karşı “Savaşa İnat, Barış Hemen Şimdi!” demek için gelmiştik.

Türkiye’nin dört bir yanından, emek, barış ve demokrasi taleplerimizi haykırmak için gelmiş, kadını erkeği, genci yaşlısı, barış türküleriyle birlikte halaya durmuştuk.

Türkiye’nin göbeğinde, Ankara Garı’nın önünde, binlerce polisin gözü önünde patlattılar bombalarını, onlarca canımızı aldılar aramızdan. Canımızdan can gitti, yüreklerimiz dağlandı. Annelerimizi, babalarımızı, kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı, yoldaşlarımızı kaybettik.

Üç gündür yüreğimiz yanıyor, içimiz kanıyor, yasımız büyüyor. Üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız ve isyan ediyoruz.

  Bizler patlama sonrasında canlarımızı kurtarmaya çalışırken, sizler polislerinizi  gaz bombaları ile üzerimize salarak, ve yüzümüze sırıtarak “güvenlik zafiyeti yok” dediniz.

Bizim için bu katliam asla faili meçhul değildir. Ankara’nın orta yerinde göz göre göre bombaları patlatanları, yakın tarihimizin en vahşi saldırısına göz yumanları biliyor, katillerin hepsini tanıyoruz.

Katiller; diktatörlük heveslileri 7 Haziran seçimlerinde kursaklarında kaldığı için, ülkeyi kan gölüne çevirip, yaşanan ölümler üzerinden “oy avcılığı” yapanlardır.

Katiller; yarattıkları şiddet, korku ve katliam atmosferinde “tek başına iktidar” olmak için ülkeyi ateşe atıp, kendilerini kurtarmaya çalışanlardır. Sizleri tanıyor, biliyoruz.

Emek, barış ve demokrasi mitingimizi kana bulayanlara ve katliama seyirci kalanlara sesleniyoruz:

Bütün vahşetinize, bütün şiddetinize, bütün katliamlarınıza rağmen eşit, özgür, demokratik bir ülkede bir arada yaşamı ve barışı savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz!

Bizi korkutmaya, yıldırmaya, sindirmeye çalışanlara sesleniyoruz: Ne kadar saldırırsanız saldırın, korkmayacağız, yılmayacağız, unutmayacağız ve asla affetmeyeceğiz!

Hepiniz döktüğünüz kanda boğulacaksınız! Kanlı ellerinizle işlediğiniz bütün suçlardan yargılanacak ve hesap vereceksiniz!

Acımız büyük, yaralarımız derindir!

Dostlar,

Bildiklerimizi unutmamızın, kırgınlıkları gidermemizin, önyargılarımızdan kurtulmamızın, uzaklıkları yakın etmemizin, farklılıklarımızı kucaklaşma vesilesi saymamızın, birbirimizin eksiklerini kapatmamızın, birbirimizden öğrenmemizin, birbirimizi çoğaltmamızın tam zamanıdır.

Bizler bu ülkenin aydınlık geleceği için mücadele edenler Bugün değilse, ne zaman yapacağız bunu? Bugün başaramazsak, korkulur ki hiçbir zaman başaramayız.

Daha ne olabilir, daha ne olacak ki acıları azaltmak için sarılacağız birbirimize?

Şimdi hangi siyaset, hangi tartışma, hangi farklılık bizi birbirimizden uzaklaştırır.

Acılar birleştirir diye bilirdik insanları; ölümün birleştirdiğini gördük.

 Katiller ve arkasındaki güçler bulunana kadar bize rahat yok!

Katliamın sorumluları hesap verene kadar susmayacağız, yılmayacağız ve asla affetmeyeceğiz!

Hepimizin başı sağ olsun!” denildi.

GERZE DEMOKRASİ PLATFORMU

DİSK-   KESK-   CHP- HALKEVLERİ- ADD

Gerze Gündem Haber