03 Mayıs 2013 Cuma günü Gerze Merkez Camii önünde öğle namazı çıkışı Gerze MHP İlçe Teşkilatı ve Ülkü Ocakları 3 Mayıs Türklüğün dirilişi için anma programı düzenledi. Katılımcılara Türk Bayrakları ve Türk Bayrağı logolu balonlar dağıtarak Ülkü Ocakları teşkilatından Muhammet Şahin’in megafonla 3 Mayıs Türklüğün Diriliş Günü ile ilgili sunumunun ardından katılımcılar dağıldı.

Sunumun metni;

  3 Mayıs Türklüğün Diriliş Günü
Bu bir bayram değildir, bu bir matemde değildir. Bu bir duruş bir tavırdır. 3 Mayıs Türkçüler ve Türkçülük günüdür. Günümüz kutlu olsun, Allah Türkü korusun o zaten yüce.
03 Mayıs 1944, gönülleri Türklük ve Türkçülük Ülküsünde birleşenlerin büyük acılara, dayanılmaz işkencelere, büyük sıkıntı ve bunalımlara, akıl almaz suçlama, tehdit ve aşağılamalara uğratıldığı uğursuz döneminin başladığı gündür. 1944-1947 yıllarına yayılan o karanlık dönemde, Türkçüleri temsilen tutuklanıp çeşitli maddi ve manevi işkenceler görenler arasından seçilerek mahkeme önüne çıkarılan Türk Milliyetçileri, katlanılmaz zindan şartlarında yaşamaya çalışırlarken, dışarıda kalan Ülküdaşları da toplumdan adeta dışlamanın, horlanmanın, soyutlanmanın acısını yaşıyorlardı. Türkçüleri derinden etkileyen o yaraların izleri on yıllar boyunca varlığını sürdürdü; hala da sürdürüyor.
Bunlara rağmen, 03 Mayıs 1944 günü, Türkçülük tarihinin kilometre taşlarından biri olmuştur. O gün ve ardından gelen yıllarda yaşanan olaylar, bir yandan Türkçülere olunmaz acılar tattırırken bir yandan da Türkçülük hareketine yeni ufuklar açmıştır. Bu durum göz önüne alınarak; 03 Mayıs günü, Türkçülük Günü olarak kabul edilmiştir. Böylece, Türkçülerin yalnız bile olsalar, her yıl bu günde, onu hatırlamaları ve anmaları benimsenmiştir. Aradan 69 yıl geçmesine rağmen, Türküm demenin ayıplandığı, kamu kurum ve kuruluşların isimlerinden Türk kelimesinin çıkartıldığı, Ne Mutlu Türküm Diyene sözünün kaldırıldığı, Türk Bayrağı taşıyanların çapulcu olarak nitelendirildiği, acı günleri yaşamaktayız. Türk düşmanları daha da güçlenerek karşımıza çıkıp aynı sahneden düşmanlıklarını gösterirken onlara Mustafa Kemal Atatürk’ün “BİR TÜRK CİHANA BEDELDİR” sözünü hatırlıyoruz.
Türk Milleti Türkiye’nin ortağı değil bizzat sahibidir. Bu böyle bilinmelidir.
Hayattaki yegane üstünlüğümüz Türk olarak doğmamızdır. Biz her şeyden önce Türk Milliyetçisiyiz, böyle doğduk böyle öleceğiz. Biz doğrudan doğruya milletimizi severiz ve Türk Milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk topluluğudur. Bu topluluğun fertleri ne kadar Türk kültürüyle dolu olursa, o topluluğa dayanan Cumhuriyet de o kadar kuvvetli olur.
Mustafa Kemal Atatürk Türk’ü: “Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne 7 bin senelik, en aşağı bir Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgarlarıyla sallandı. Beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı. O çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela, korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı onları tabiatın babası tanıdı onların oğlu oldu. Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu şimşek, yıldırım, güneş oldu, Türk oldu Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, Dünyayı aydınlatan güneştir.” Sözleriyle anlatmıştır. Türklük için çalışacağımıza her yerde her zaman Türklüğe elimizden gelen hizmeti yapmaktan kaçınmayacağımıza, Türkçüler arasında hiçbir sebeple ayrılık yaratmayacağımıza, Allah’ımız, Türklüğümüz ve şerefimiz üzerine and içeriz.
Ne Mutlu Türk’üm Diyene.

Gerze Gündem Haber