Değerli Gerze Gündem okurlarım, bilindiği gibi bir kimsenin yaşadığı yerde kendisini sevdirmesi ve iyi bir komşu olarak tanınması büyük bir mutluluktur. Komşuluk ilişkileri sadece arkadaşlığa dayanmadığı gerçektir. Komşularımızın sorunlarıyla ilgilenmek, dertlerine ve sevinçlerine ortak olmak, yardıma muhtaç olanlara yardımda bulunmak lazımdır.

            Henüz ilçemizde apartman yaşamı yeni yeni yerleşmekte olduğu için, beraberinde birçok sorunu da getirmiştir! Komşuluk ilişkileri eskiye nazaran, bu yaşam tarzında çok değişmiştir. Öyle ki sevgi ve saygıya dayanan samimiyet ortadan kalkmıştır!

            Hepimizin bildiği gibi, komşuların bahçesine çöp atmak, kapısının önünü kirletmek, gecenin geç saatlerinde rahatsız edecek derecede gürültü yapmak, vakitsiz eğlenceler tertip etmek ya da müzik yayınlarını yüksek sesle dinlemeye kalkmak saygısızlıktır!

            Komşuların haklarına daima saygılı olmalıyız. Onlara zarar verecek hareketlerden kaçınmalıyız. Çocukları mahalle ve sokaklarda başıboş bırakmak asla doğru değildir! Çocukların komşu bahçelerini tahrip etmelerine, başkalarının malına, mülküne zarar verici hareketler yapmalarına, diğer çocuklarla kavga yapmalarına göz yummak, komşuluk ilişkilerini zedeleyen davranışlardır! İşte bu nedenle çocuklara da iyi komşuluk ilişkileri daha küçük yaşlarda aşılanmalıdır!

            Küçük yerleşim yerlerinin en büyük zaaflarından biri de, komşuları birbirine çekiştirmek, yani dedikodu yapmak, ayıp ve çirkin bir davranıştır. Ne yazık ki ilçemizde bu davranış çok yaygındır! Dedikodu yapmak kadınlara ait bir davranış değildir! İlçemizde erkekler bu davranışı kadınlardan daha çok yapmaktadırlar! Bunun nedenleri mutlaka vardır!

            Komşularla iyi ilişkiler kurmanın bir diğer şartı da, yaşadığımız yerin adet ve geleneklerine riayet etmektir. Bu nedenle gelenek ve görenekleri kendi düşüncelerine uymayan bir kente taşınan kimselerin, dikkat ve anlayışla hareket etmeleri gerekir. Yaşam şöyle ya da böyle devam ettiğine göre insan, içinde yetiştiği çevrenin bir ürünüdür! Bunun ne kadar önemli olduğunu hiçbir insan unutmamalıdır!

            Benzer koşulları paylaşanlar benzer biçimde düşünürler! Kültür, toplumu oluşturan bireylerin duyuş, düşünüş ve davranış birliğidir. İstiyorum ki ilçemiz de günümüzün insanı, bildikleriyle yetinmeyen, hızla değişen koşullarda kendini yenileyebilen; özgür, barışçı, insancıl, hoşgörülü, komşuluk ilişkilerinden başlayıp toplumuyla bütünleşmiş, kendi kişiliğini geliştirirken başkalarının gelişmesine de katkısı olan, toplumsal yaşama ayak uydurabilen bir varlık olarak, her insanın görevi mutlaka vardır ve bu görevi aksatmadan yapmalıdır!

 Sevgiyle kalın…

            Ali Vacit TOKMAK