Manası Solan Sözler

         Yaşamın Süzgecinden geçerek bir iki sözcükle düşünce ve hareketlerimize çeki düzen veren bu anlam yüklü sözlere ata sözü ya da vecize denilmektedir.

          Ne var ki, zaman içinde bu anlamlı sözlerin kiminde manaca azalmalar, anlam ağırlığında değişen yaşam koşullarına paralel olarak erozyona uğramışlıklar olabilmekte, bunların bir çoğunda ise yaşamın her döneminde mesajını verebilmektedir. Örneğin: “Ak akçe kara gün içindir. Sakla samanı gelir zamanı. Ne ekersen onu biçersin,” diye uzayıp gitmektedir.

          Bizim yöremizde de sıkça kullanılan sözler vardı. İki örnek verelim isterseniz. Bunların birisi, “ İyilik iyilik olsa, koca öküze bıçak olmazdı.” Diğer söz de, “Meyve veren ağaç taşlanır.” Artık tarlalarda öküz devri kapanıp traktör devrinin başlamış olmasıyla birlikte bu sözün anlam ağırlığının da azalmış olduğunu hep birlikte görebilmekteyiz. Diğeri de aynıdır. Şöyle ki:

          Eski yıllarda bizim gökyüzüne kol kanat açan kalın gövdeli meyve ağaçlarımız vardı. Bunların her biri koca koca asırlık meyve ağaçlarıydı. Ceviz, elma armut ve benzerleri böylelerdi. Bu ağaçların yüksek doruklarında kalan meyvelerin bir kısmı taş atılarak düşürme  yoluyla toplanılmaya çalışılır, bu yüzden de “Meyve veren ağaç taşlanır,” denilirdi doğal olarak. Oysa günümüzde meyve ağaçları bodur hale getirildikleri için dallarına uzanarak, ya da bir merdiven yardımıyla kolayca toplanılabilmektedir. Yeni neslin bunu böyle görüp böyle bilmesi ise, kimi sözler karşısında kafa karışıklığına neden olabilmekte. Hele de yetiştirilmeye çalışılan, “Dindar ve kindar,” nesil meyve taşlamayı değil, daha çok “Şeytan taşlamak,” üzerine yoğunlaştırıldıkları için, “Meyve veren ağaç taşlanır,” denildiğinde kafaları karışmış olabilir. Bunun yerine, “Meyve veren ağacın dalı kırılır,” desek daha uygun olmaz mı? Kalın sağlıcakla.

 Necmettin ÇAKIR

 

YORUM EKLE