Huzur İçin Huzur İçinde Sandığa

Tüm Türkiye’nin merakla beklediği Cumhurbaşkanlığı seçimlerine iki gün kala, Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili ve Sinop Milletvekili Engin Altay, Cumhurbaşkanlığı seçimlerini değerlendirdi.

Huzur İçin Huzur İçinde Sandığa

Cumhurbaşkanlığı Bütünlüğün Simgesidir

Cumhurbaşkanlığı’nın anayasamızda yetkisinin, görevinin çerçevelendirildiği ve anayasa hükümleri ile de seçildiği andan itibaren bir siyasi parti ile ilişkisi var ise kesilir hükmünün anayasaya koyulmuş olduğu, bu çerçevede devletin organları arasındaki ahenk ve uyumu gözeten bir hakem, bir kucaklayıcı, bir bütünlük simgesi olarak bu makamın düşünüldüğünü belirtti.

Cumhurbaşkanlığı Tarafsız Bir Makam Olmak Zorunda

Cumhurbaşkanı’nın anayasa ile belirlenmiş yasama, yürütme ve yargı ile ilgili görevleri olduğunun altını çizen Engin Altay; “Bu üç olgu ile ilgili olarak örnekleme yapmak gerekirse; yasama ile ilgili olarak; meclisten çıkan kararları onaylamak. Onaylarken de mecliste birden fazla siyasi parti var. Bu partiler değişik şekillerde işbirliği yapıp bu kanunu geçirebilirler. Ama Cumhurbaşkanı o kanunun anayasaya uygunluğunu öncelikle değerlendirecek, kanunu onaylayacak, yayınlayacak ya da meclise iade edecek. Burada da tarafsızlığa ihtiyaç var. Yargı ile ilgili görevleri var, yüksek yargı organlarına üye atamak gibi. Bunu atarken de zaten siyaset dışı olmak zorunda”

Türkiye’de Yaptığı İşten Dolayı Sorumsuzluk Hali Olan Mevkii Sadece Cumhurbaşkanlığı’dır.

“Yürütme ilgili görevleri var; anayasamız Cumhurbaşkanı’nı aynı zamanda yürütmenin başı olarak göstermiş bu da şunun için; Bakanlar Kurulu’nda alınan kararlara Cumhurbaşkanı’nın da imzasını koymuş anayasa. Ama anayasa; Cumhurbaşkanı attığı imzadan sorumlu değildir. Türkiye’de yaptığı işten dolayı sorumsuzluk hali olan mevkii sadece Cumhurbaşkanlığı’dır. Başbakanların, milletvekillerinin, belediye başkanlarının attıkları her imzadan dolayı sorumlulukları var. Yani anayasamızı yazanlar Cumhurbaşkanını parlamenter demokratik sistemlerin tümünde olduğu gibi siyasetin üstünde, bir devletin ve milletin birliğinin sembol makamı olarak görmüştür Cumhurbaşkanlığı’nı” şeklinde konuştu.

EKMELEDDİN İHSANOĞLU Sadece CHP VE MHP’nin Adayı Değil

Cumhurbaşkanlığı’nın çatı adayı olan Ekmeleddin İhsanoğlu’nun sadece CHP, MHP’nin adayı olarak görmenin yanlış olduğuna vurgu yaparak; “Bu pencereden bakınca Ekmeleddin İhsanoğlu CHP’nin adayı değildir. Sadece MHP’nin de adayı demiyorum, şuan Ekmeleddin İhsanoğlu’nu destekleyen ve destekleyeceğini açıklayan 10’a yakın parti var. Bunların içerisinde 2-3 sol, diğer 6-7 parti de sağ parti. Ama biz bu ortak noktada buluştuk. Buluştuğumuz ortak nokta, bayrak, milli birliğimiz, ulusal bütünlüğümüzdür. Bu noktadan bakınca da biz, kampanyalarımızda da CHP’yi ön plana çıkaran bir kampanya götürmek istemiyoruz. Biz ziyaret ettiğimiz her noktada, bir sohbet ortamında Ekmeleddin İhsanoğlu’nun daha doğru bir tercih olduğunu anlatıyoruz halkımıza.

İHSANOĞLU 57 Müslüman Ülkeyi 9 Yıl İdare Etmiştir

“Ekmeleddin İhsanoğlu 57 Müslüman ülkeyi 9 yıl idare etmiş bir bilim ve siyaset insanıdır. Ortadoğu’da mezhep çalışmalarının minimize edilmesi noktasında çok büyük başarıları var. Türkiye gibi şuanda yaşadığımız suni – alevi çatışmasının körüklendiği bir ülkede Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması, Türkiye’de mezhep, ırk ve etnik köken çatışmalarını da körükleyecektir. Dolayısıyla Kürtlerin de Recep Tayyip Erdoğan’a güven duyduğunu sanmıyorum.”

Parlamenter Demokratik Sistemin Devamı İçin İHSANOĞLU

“Biz neden Eklemeddin İhsanoğlu’na oy verilmesini istiyoruz; Türkiye’de parlamenter demokratik sistemin devam etmesini istiyoruz, başkanlık sistemi Türkiye’ye uygun bir sistem değildir. Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimi kazandığında uygulamak istediği başkanlık sistemi Türkiye’nin felaketi olur. Türkiye’de örneğin benim vatansever bir insan olarak 2 hassasiyetim var; birincisi devletin laik niteliği ve devletin hukuk devleti olma özelliği. Başbakanın laiklik ile sorunu olduğu bilinen bir durum. Hukuk devleti derken de; emniyette, adliyede birçok operasyonlar oldu, dolayısıyla hukukun yapısı ile de oynayarak, yani kendi hâkimini, savcılarını atayarak devletin hukuk devleti olma özelliğini de ortadan kaldırmak isteyen bir insan Cumhurbaşkanı olmamalı. Şu anda milletimizin en çok aradığı ortam huzur ortamı. Bununla ilgili de hep şunu derim; Huzur için, huzur içinde sandığa.”

 

Gerze Gündem Haber

Güncelleme Tarihi: 08 Ağustos 2014, 10:32
YORUM EKLE
banner381
SIRADAKİ HABER