Resmen Aday Adayı

Ak Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Nazım Maviş Milletvekili aday adayı.

Resmen Aday Adayı

Ak Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Nazım Maviş 17 Şubat 2015 Salı bugün saat 18 00 da Milletvekilliği aday adaylığı için AK Parti Sinop İl Başkanlığına başvurusunu yaptı.

Ak Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Nazım Maviş’in aday adaylık başvurusu konuşma metni

Değerli il başkanım, Merkez ilçe başkanım, ilçe başkanlarım, belediye başkanlarım, il genel meclis üyelerimiz, belediye meclisi üyelerimiz, kadın ve gençlik kollarımızın pek kıymetli mensupları, sivil toplum kuruluşlarımızın değerli temsilcileri.

Basınımızın kıymetli mensupları

Değerli yol arkadaşım

Bugün Sinop Milletvekilliği Aday Adaylık başvurumuzu yapmak için buradayız.

Öncelikle değerli il başkanımız Ali ÇÖPÇÜ bey ve kıymetli ekibine gösterdikleri teveccühten ötürü teşekkür ederim.

Ayrıca, değerli basın mensubu arkadaşlarımıza da toplantıya gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ederim.

Bugün bu hayırlı adımda beni yalnız bırakmayarak burada bulunan pek kıymetli yol arkadaşlarıma ve dava arkadaşlarıma da yürekten teşekkür ederim.

Yine yalnızca eşim, hayat arkadaşım olarak değil aynı zamanda dava arkadaşım olarak ta her zorlukta benimle olan, her an desteğini esirgemeyen Çiğdem hanıma ve bugün babalarıyla birlikte olmak isteyen Talha, Sena ve Furkana’da teşekkür ediyorum.

Değerli Arkadaşlarım;

Açıklamamıza başlarken 22.dönem milletvekilimiz Mustafa ÖZTÜRK ve Cahit CAN beyi, 23. Dönem Milletvekillerimiz Abdurrahman DODURGALI ve Kadir TINGIROĞLU beyi hayırla anmadan geçemeyiz. Sinop’a yaptıkları tüm hizmetlerden dolayı kendilerine müteşekkiriz. Yine ayrıca 24.dönem Milletvekilimiz ve İçişleri Komisyonu Başkanımız Mehmet ERSOY beye de Sinop’a katkıları için teşekkür ediyorum. Aynı şekilde kurulduğu günden bugüne kadar partimizin il başkanlığını yapmış, Cahit CAN, Kemal ALBAYRAK, Dursun DEMİREL, Abdurrahman DODURGALI, Müge ONUR, Yakup ÜÇÜNCÜOĞLU beyleri de şükranla anıyorum. Hassaten en uzun süre il başkanlığımızı yapmış değerli kardeşim Cengiz TOKMAK beye’de teşekkür ediyor, başarılar diliyorum.

NİÇİN ADAY OLDUM?

Bütün aday adaylarının mutlaka kendilerince haklı ve makul gerekçeleri vardır. Ben de bugün siyaset yapma, aday adayı olma, Sinop’tan aday adayı olma gerekçelerimi sizlerle paylaşmak için buradayım.

Siyaset en genel anlamda halkın talep ve tercihlerini siyasal sisteme aktarma yani halkın sözcüsü ve vekili olma işlevidir. Bu yönüyle siyaset bir vekalet, bir temsil ve bir emanettir. Asıl olan millet, vekil olan siyasetçidir. Millet yetkilerinin bir kısmını kendi nam ve hesabına talepte bulunsun, söz söylesin, iş yapsın diye siyasetçilere devretmektedir. Siyasetçiyim diyen bu role talip olan kişidir.

Lise yıllarımdan itibaren hep bu siyasi geleneğin içinde oldum. Gençliğimi, delikanlılığımı hep bu siyasi geleneğe hizmetle geçirdim. Doğru veya yanlış, tutarlı veya tutarsız bu ülkeye ilişkin bir hülyamız, hikayemiz, davamız ve iddiamız vardı. Meşru yollardan, siyaset kurumu aracılığıyla doğru bildiklerimizi, haklı gördüklerimizi dilimizle söyleme ve elimizle ifa etmek için siyaset yaptık. Gençlik teşkilatlarında yöneticilik yaptım. Fakülte ve üniversitelerde öğrenci temsilciliklerinde bulundum. Siyaset bizim için adeta bir tarz-ı hayat, daha doğrusu hayatımızın ta kendisi oldu. Eğitimimi tamamlayıp iş dünyasına katıldığımda da siyasete devam ettim. Bazen çok bunaldığımız, umutsuzlukla imtihan edildiğimiz zamanlar olsa da doğru bildiklerimizi, haklı gördüklerimizi gerçekleştirmek için siyaseti hiç bırakmadım. Hayatımızın bir parçası ve çoğu zaman ta kendisi olan siyasetin pratiği kadar teorisini de bilmek gerektiğini düşündüğüm için siyaset biliminde master yaptım, doktora yapıyorum. Siyasetin pratik, yani uygulama tarafı kadar teorik tarafıyla da tanıştım. İçinden geldiğim geleneğin akademik araştırmasını ve sorgulamasını yaptım. Çünkü siyaset artık kimliğimizin bir parçası haline gelmişti. Aslında çok şey istemiyorduk. İstediğimiz asıl şey; Anadolu insanının, ayağı çarıklıların, ağzı çorba kokanların, öteki Türkiye’lilerin adam yerine konulması, söz, yetki ve karar sahibi olmalarıydı.

AK Parti, 15 yılı bulan kurumsal yapısıyla bu güne kadar bu ideal ve hedefimiz doğrultusunda siyasal tarihe geçecek devrimler yaptı. İlk defa bu dönemde, Halk bizzat kendisi, kimliği ve kişiliği ile iktidara geldi. Şimdi bu durumu kurumsallaştırma ve bir sistem haline getirme aşamasındayız. Yıllarca peşinde koştuğumuz bu idealin inşasında, bu binanın imarında bir tuğlam olsun, bu yapıya bir harç karan da ben olayım diye buradayım. Mensubu bulunduğumuz medeniyet, inandığım değerler emaneti en ağır mesuliyet olarak tanımlamaktadır. Aynı şekilde temsil ve vekalet de insanın sorumlu olduğu önemli kurumlardır. Bu açıdan siyaseti bir güç elde etme, zenginleşme, zenginleştirme, statü kazanma aracı olarak görmedik ve görmeyeceğiz. Elbette bu dünyayı cennet yapamayız ama size bu temel değerlerden asla sapmayacağıma dair söz veriyorum. Ben sizin vekaletinize ve siyasi emanetinize talibim. Bu vekaleti ve emaneti en kutsal değer bileceğime ve buna ihanet etmeyeceğime söz veriyorum. Onun için buradayım. Herkes gibi, hizmet için buradayım demeyeceğim çünkü siyaset doğası gereği, tanımı gereği bir kamu hizmetidir. Siyasetçi zaten hizmet için ortaya çıkan kişidir. Ben sizin sözcünüz, temsilciniz, vekiliniz olmaya adayım. Beni buna layık ve ehil görürseniz sizinle birlikte sorunlarınızı çözmeyi, daha yaşanabilir bir hayatı mümkün kılacak şeyleri yapmayı vaat ediyorum. Her şeye gücümüz yetmeyebilir, hepinizin ve hepimizin sorunları çözülmeyebilir. Ama benim sözüm benim taahhüdüm size sırt dönmemek ve emanetinizi aldıktan sonra sizden aldığım güç ve yetkiyle size dönüp tekebbüre kalkışmamak olacaktır. Yani gücünüzü, iktidarınızı, emanetinizi, vekaletinizi size karşı değil sizin için ve sizin istediğiniz şekilde kullanacağıma söz veriyorum.

 NİÇİN SİNOP?

Çünkü en mutlu yıllarım, çocukluğum, ilk gençlik-delikanlılık yıllarım burada geçti. Siyaseti ilk burada tanıdım. Buralıyım, bura insanını tanıyorum. Ben Sinop’luyum. Hemde herkesten daha fazla Sinop’lu. Ben Durağan’lıyım. Durağan benim baba ocağım. Dedemin, babamın, atalarımın yurdu. Ben Durağan’lıyım. Saraydüzülü’yüm. Saraydüzü Anamın, rahmetli anacığımın yurdu. Uluköy’üyle, Akpınar’ıyla, Çorman’ı, Bahçeköy’ü ile Saraydüzülü’yüm. Annemin, anneannemin, dedemin yurdu Saraydüzülü’yüm. Ancak gözlerimi Boyabat’ta açtım. Boyabat’ta doğdum, Boyabat’ta büyüdüm. Hayallerim Boyabat’ta şekillendi. Dostlarım, kardeşlerim, yol arkadaşlarımla aynı coşkuyu, aynı heyecanı Boyabat’ta büyüttük. Dolayısıyla ben aynı zamanda Boyabat’lıyım. Evlendim, Türkeli’de benim yurdum oldu. Eşim Türkeli’li. Dağıstasıyla, Tososuyla, Ayaz köyü, Düz köyü, Düzler’i, Gencek’i, Gaziler’i ile  Türkeli’li oldum. Onlar bana enişte dediler. Bende kendimi Türkeli’li kabul ettim. Dağın ötesi de berisi de bizim. Ben Sinop’luların arasındaki dağları kaldırmaya talibim. İçeri de bizim, sahilde bizim. Durağan’da, Boyabat’ta, Türkeli’de bizim. Ayancık, Erfelek, Gerze, Dikmen, Sinop hepsi bizim.

 Sinop’un Ankara’da sesi, gözü, kulağı ve eli olmak istiyorum. Çünkü burasının sadece tarihi cezaevi ile değil sahip olduğu başka güzellik ve özelliklerle de tanınabileceğine inanıyorum. Çünkü başka bir Sinop ve farklı bir Sinop’un mümkün hatta zorunlu olduğuna inanıyorum. İnsanız hepimizin birden fazla kimliği bulunmaktadır. Fakat yetiştiğimiz memleketimiz bizim değiştiremeyeceğimiz temel kimliklerimizden biridir. Hep bu kimliğimle bilindim, yıllarca Ankara’da yaşamış olmama rağmen hep Sinop’lu kaldım, akrabam-yakın çevrem, anılarım, acılarım, mezarlarım buradadır. Ben bu insanların değil de kimin vekaletine ve emanetine talip olabilirim ki?

Değerli hemşerilerim, dünya değişiyor, Türkiye değişiyor ve emin olun her şey değişiyor. Bu hayatın kaçınılmaz bir çehresidir. Bir ırmaktan iki kere yıkanmadığı, gibi, güneş her gün aynı yerden doğmadığı gibi etrafımızdaki her şey değişiyor. Değişim dinamiğine karşı ya değişen ya da değiştiren olmak zorundayız. Türkiye bu gün bir yol ayırımında ya tarihi misyonuna uygun olarak uyuyan dev artık uyanacak ve önce kendisini sonra bölgesini sonra da tüm mağdur, mazlum ve madunlar için değişimi isteyen, bunu zorlayan bunu mümkün kılan güç olacak ya da değişim rüzgarının önünde savrularak başkalaşacaktır. AK Parti değişim iradesini temsil etmektedir. AK Parti, kendi kalarak gelişip-değişimi istemektedir. Ben de Sinop’ta sizinle birlikte bu şehri, siyaseti, hayatı değiştirmenin ve güzelleştirmenin iddiası ile size geliyorum. Evet mümkün, yapabiliriz, bir farklı dünya, bir değişik Türkiye ve bir yeni Sinop mümkün diyerek sizden destek istiyorum.  

 

Gerze Gündem Haber

Güncelleme Tarihi: 18 Şubat 2015, 10:04

Mustafa Yoğurtçu

YORUM EKLE
banner381
SIRADAKİ HABER