TEZHİP

  Tezhibin sözlük anlamı altınla yapılan süslemedir. Kaynaklar bu sanatın Orta Asya da doğduğunu gösteriyor. 15 yz da Herat şehrinde Sultan Hüseyin Baykara zamanında büyük tezhib ve minyatür ustaları yetiştirmiştir. Sonrasında Anadolu ya geçen tezhibcilik Fatih ve Kanuni devirlerinde en üst seviyesine vararak ayrı bir zenginlik oluşturmuştur.

  Tezhibin başlıca malzemesi altındır. Milimetrenin binde biri kalınlığındaki altın varaklar. Arap zamkı ile ezilerek macun haline getirilir ve bol suyla yıkanarak dibine durulanır. Su süzüldükten sonra tabağın dibinde sarı bir boya teşekkül eder. Bunu jelatinli suyla yumuşatarak alırız. Tatbik edildiği zemin üzerinde , sarı boya dan farksız bir görünümü vardır '' Zerhümre ''  dediğimiz cilalanmış akik taşından yapılma bir aleti bunun üzerine sürerek geçirince parlar. Yirmi iki ayar sarı veya on sekiz ayar yeşil altın, mat veya parlak olmak üzere iki şekilde kullanılır. Zerhümreyi doğrudan doğruya geçirirsek parlak, mühre ile altın arasına çok ince kağıt koyarak mat görünüm elde ederiz. Levha üzerindeki süslerin yaprakları altın olarak işlenir. Çiçekler için guvaj boyalarından pembe, mavi, eflatun gibi renkler öngörülür. Zemin geneliklen laciverttir. Çünkü altınla en iyi uyuşan bu renktir.

  Yirmibirinci yüzyılda eski klasik tezhibi canlandırmak ve eski kaidelere uygun,ecnebi tesirlerden kurtulmuş bir tezhibcilik anlayışı yerleşti, lakin bir sanatı kendi öz elemanlarının ona hayat veren özelliklerinin dışındaki unsurlarla yaşatma denemesine girişmek, çoğu defa peşin başarısızlığa mahkümdür. Yeni kuşak sanatçıların yetişmesi ve sanatımızın ilerletilebilmesi temennisiylen;

[email protected]

Araştırmacı Yazar,

Volkan Yaşar BERBER

 

YORUM EKLE