YAK/MA Bİ CİGARA..!

Yüzlerindeki ana tüyleri daha yeni yeni kararmaya yüz tutan,  “sakal” diye öğündükleri kıllarının sayılarına bakarak birbirlerine erkeklik taslıyordu dört kafadar. Şehrin dışında, anne, baba veya bir tanıdığın görüş mesafesinde olmadıklarından iyice emin olduklarında, erkekliklerini en üst noktaya taşıyan bir başka objeyi, tıpkı büyüklerinden gördükleri tavır ve tarzda kaldırıp attılar oturdukları ağacın dibine, biri hariç. Tabi en fiyakalısından çakmaklarını da yanına. Hepsi de en “kalitelisinden” kullanıyordu. Belli ki babalarının hali vakti yerinde idi. Çektikleri her nefeste, nerede ise “ciğerleri ağızlarına gelecekmiş gibi” öksürmelerine bakılırsa “bu işte” daha “yeni” oldukları kolayca anlaşılıyordu, biri hariç.

İlk teklifi geri çeviren o “biri”, keşke bir kez daha ısrar etseler dercesine, içecek gibi değil de, yiyecekmiş gibi bakıyordu paketlere. Onun işini de, öksürüğünü zor bastıran sarışın oğlanın “bu erkek işi oğlum, bunu ancak erkekler içer” tahriki kolaylaştırmıştı.

Hem sonra zararlı bir şey olsa, babası veya annesi kullanır mıydı, hatta öğretmenleri bile? Onlar hiç çocuklarına kötü örnek olurlar mıydı, tabi ki olmazlardı. Kimseye sormadan “YAKTI Bİ CİGARA”, yakış o yakış…

Sevgili Dostlar;

Çoğumuzun sigaraya başlayış hikayelerinde mekanlar farklı olsa bile benzer sahneler ve diyaloglar  “mutlaka yaşanmıştır” diye düşünüyorum. Hepimiz,  adına, özenti, merak, arkadaş ortamı denilen benzer bir sürü nedenlerle başlamadık mı, adına sigara denilen ve bizi duman duman “yok eden” zehire? Ve hepimizde kendimizce  “bi tane ile bişey olmaz” a sığınmamış mıydık? Bu illetin bir tanesinin bile hayatımızın onlarca yılına ipotek koyduğunu, bizi yaşarken nefes nefes, “soluksuz” bırakacağını bilseydik, hiç başlar mıydık? Bizi küçük kardeşimizin kumbarasından para çalma, annemizin veya babamızın cüzdanından para aşırma noktasına getireceğini tahmin edebilseydik, Ali’ye de Ayşe’ye de “arkadaş” olur muyduk?

Değerli Dostlar;

Bu sohbetteki amacım,  artık nerede ise ana sınıfı çocuklarının bile çok iyi bildiği zararlarından örnekler vererek bilineni tekrarlamak, sebep olduğu ölümcül hastalıklardan bahsederek iç karartmak değil. O, bu işi meslek olarak sürdürenlerin işi. Bu illet içenleri zaten bir şekilde almış avucuna, henüz onula tanışmayanlar için neler yapılabileceği konusunda çözüm üretmeye, naçizane yol göstermeye çalışmak benimkisi.

Ha, bu arada şundan da adım gibi eminim, bunlar hepimizin çok iyi bildiği, aileden, okuldan ve içmeyenlerden yıllardır dinlediğiniz ancak, bize “hikaye” gelen, zararı ölümcül noktaya henüz taşınmadığı için dikkate almadıklarımız. Yalnız şunu kesinlikle unutmayın. Bir gün ölüm nedeniniz bire bir sigaradan olmayabilir, ama mutlaka çabuklaştıran yan etkenlerden biri olacağından şüpheniz olmasın.

Öncelikle şunu bilmemizde yarar var, ailesinde sigara tüketilen bir ortamda yetişenlerin bu illete başlama oranının, diğerlerine göre nerede ise birkaç katı olduğunu, bu işin uzmanları ifade ediyorlar.

Bulunduğu ortamda sigara tüketilenlerin sigaraya başlama yaşı ile, diğerleri arasındaki yaş farkının korkunçluğunu da bu konudaki istatistikler apaçık gösteriyor.

Gelelim sadede;

 Bu işle mücadelenin ilk şartı, onların yanında kesinlikle sigara tüketmemek, ikincisi de onları sigara içilen, başta arkadaş olmak üzere, diğer tuzak ortamlardan uzak tutmak.

Sonra; kendisi nikotinin ağına düşmüş bir ebeveynin, kendini rol model alan çocuğuna, sigarının zararlarını anlatması ne kadar inandırıcı olur?  Adama “ele verir talkını, kendi….” demezler mi?

Üçüncü olarak şunu tavsiye edebilirim, onlara bu konuda önerilerde bulunurken  “yakalarsam ağzında söndürürüm, harçlığını keserim, bilgisayarını kapatırım, o çocukla arkadaşlığını bitireceksin” gibi baskı ve tehditlerden mutlaka uzak durun.

Neden mi? Çünkü zamanında benzer tehditleri sizlerde aldığınız, peki bir faydasını gördünüz mü? Yoksa bir paketi,  iki pakete mi çıkardınız?

Bu illetle baş etme elbette irade ile bire bir ilişkili ancak, onlara ”benim bu konuda iradem zayıf” kaçamakları ile de gitmeyin. Bu yaklaşımla onlara en büyük kozu yani, “benim de iradem zayıf napabilirim”  savunma hakkını vermiş olursunuz ki, bu da” kendi ayağınıza kurşun sıkmakla”  eşdeğerdir.

Son olarak;

Onların sevinç ve hüzünlerini takip edin ve mutlaka paylaşmaya çalışın. Onları sorunları ile baş etmede asla tek başına bırakmayın. Çünkü;  Bu merete, en çok da bu iki ruh halinde iken daha fazla ihtiyaç duyuyor kişi. Yani bu ve benzer birçok sorunun çözülmesinde en etkili ilaç ve yöntem olan “arkadaşlığınızı”, anne-baba-evlat sınırlarını da ihlal etmeden- ettirmeden onlardan esirgemeyin.

Halen içiyorsa mı?

O zaman bırakın kendi haline, ne hali varsa görsün…

Önünden yiyeceği alınan köpek havlıyor, kedi tırmalıyorsa, sağlığını kendi elleri ile yok eden bir “insan” için yapılabilecek fazla bir şey yok diye düşünüyorum.

Gerçekten bırakmak istiyorsa zaten bırakacaktır. Zorlamalarınız onu sadece arzu “etmediği-etmediğinize”  itmekten başkaca bir işe yaramayacaktır.

 Bu arada ben mi? Defalarca denedim, ama sonuç maalesef kocaman bir zayıflık örneği. En hayran olduğum kişilerin başında da “ben sigarayı bıraktım” diyenler geliyor.

Halen bir paketi 2 günde bitirmekle, kendime “züğürt tesellisi” vermekle meşgulüm.

Bu sahte dost,  sinsi düşman, insanı ağır ağır öldüren insanlığın baş belasının, siyam ikizi kadar benzeri ALKOL’u unuttuğumu sanmayın. O ocakları söndüren kan emici ise, bir başka sohbetimizin konusu olacak.

Sonuç olarak;

Tiryaki olmakla, esir olmanın arasındaki farksızlığı fark edin.

Hayat dallarınızın “bir tek dal” ile tamamen kırılmasına, ciğerlerinizin aldığınız nefesle çürümesine izin vermeyin.

Bunun kendinize olduğu kadar, geleceğini size bağlayanlara karşı da, yaşadığınız dünyaya karşı da sorumluluğunuz olduğunu unutmayın.

Sevgi ile kalın.

                                                                                Bekir Demirci

YORUM EKLE
YORUMLAR
Ahmet AKIN
Ahmet AKIN - 9 yıl Önce

kalemine ve yüreğine sağlık. harika , düşündürücü ve de yol gösterici bir yazı olmuş dostum. yine toplumsal bir yarayı irdelemişsin . gençlerin bu illetten uzak olmaları dediğin gibi biraz rol model aldığı kişiler de bağlı. rize'den selâm ve sevgilerimle....

HÜSEYİN BODUR
HÜSEYİN BODUR - 9 yıl Önce

beni̇m güzel kardeşi̇m beki̇r bey..vAllahi̇ seni̇n köşe yazilarini okumak bi̇r ayricalik....sana nazar değecek di̇ye korkuyorum..bu ne güzel gi̇ri̇ş, bu ne güzel gelişme ve bu ne kadar sonuç bölümü böyle...anlattiğiniz konu i̇se başli, başina toplumun ortak yarasi....emeğini̇ze,yüreği̇ni̇ze ve kalemi̇ni̇ze sağlik di̇yorum..toplum adina teşekkürleri̇mi̇ sevgi̇ ve saygilarimi sunuyorum..sen hep böyle yazmaya devam et ne olur....yazki̇ gerze gündem yeni̇den doğsun, bi̇zlerde hem okuyalim hemde yi̇ği̇di̇n hakkini vermi̇ş olalım....boş şeylerle teneke insanlar uğraşır...siz bu zamana değin dolu şeylerle uğraştınız..tebrik ediyorumm...selam,saygı ve sevgilerimile muhabbetlerimi gönderiyorum........!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

bekir demirci
bekir demirci @HÜSEYİN BODUR - 9 yıl Önce

sevgili kardeşim;
bu işe adım attığım ilk günden itibaren,akasatmadan verdiğin her türlü desteğin için sonsuz teşekkürler ediyorum. ülkemizin ve insanımızın içinde bulunduğu sorunları,yaşadıklarımdan edindiğim tecrübeleri katarak iinsanımıza naçizane tavsiyelerde bulunmaya çalışıyorum,bu işte hiçbir iddiam olmadığını bilenlerden birisin,bir tek kişinin bile yaşamında olumlu değişiklklere vesile olabilirsek ne mutlu bize. desteğin bana ve benim durumumda olan herkese ayrı bir güç veriyor, sana ve ailene sevgi ve saygılarımı sunuyorum..

atilla ünal
atilla ünal - 9 yıl Önce

roman tadında bir yazı daha, eline yüreğine sağlık..

HÜSEYİN BODUR
HÜSEYİN BODUR - 9 yıl Önce

beki̇r bey kardeşi̇m,okul ve mahalle arkadaşim...desteği̇mi̇ beki̇r demi̇rci̇ni̇n şahsina her zaman vermeye hazirim..ama burad asil destek o beki̇r demi̇rci̇,den beş demi̇rci̇ daha çiktiğindan dolayidir....başarili i̇nsan ki̇m vartsa elbette destekleyeceği̇m..bundan ne kaybederki̇ i̇nsan..yeterki̇ o ki̇şi̇ o dsteği̇ hak edecek eserler verebi̇lsi̇n..sen onu fazlasiyla verebi̇li̇yorsun zaten...başarilarin başarimizdir di̇yorum,eli̇ne,kalemi̇ne ve yüeği̇ne sağlik...saygilarimla...

bekirdemirci
bekirdemirci @HÜSEYİN BODUR - 9 yıl Önce

güzel yüreğin ve tertemiz duyguların için sonsuz teşekkürler.dostun olmak gerçekten çok büyük bir ayrıcalık.