EKMEK PARASI

       Ekmek kutsal bir değerdir ve geçmişi insanlık tarihi ile birdir. Bu yüzden manasında bir derinlik, bir mistik içerik vardır.

        Sofralarımıza dilim, dilim koyduğumuz ekmeğin öyküsü hepimizin bildiği gibi buğday tanesinin  toprağa düştüğü gun başlar,fırınlardan da alın teri ve yüz akı olarak gelir evlerimize.

         Bu gün birileri çıkmış, çalıştırdıkları ve çalıştıracakları insanlar için “ben onlara ekmek veriyorum,” diyor.   Tarlaya bir avuç tohum saçmadan,  orak biçmeden ve sıcak fırının karşısında terlemeden “ekmek veriyorum,” diyenler, ekmeğin derin manası ve kutsallığı üzerinden duygu sömürüsü yapıyor demektir.

            Yine günümüzde çok sık söylenen bir deyim var;  “Ekmek aslanın ağzında.”  Evet, gerçekten doğru ama, nasıl oldu da ekmek, toprağa tohum atanın elinden aslanın ağzına geçti?

           Anadolu Grubunun  Gerze  İlçesi Çakıroğlu mevkiinde kurmayı düşündüğü  1200 Megavatlık ve yurt dışından  taşıma kömürlü; bizim bildiğimiz taşıma suyla değirmen dönmez fakat, bu ithal kömürlü termik santralin inşaat döneminde 2500 kişi, faaliyet döneminde ise 500 kişiye ekmek kapısı olacakmış. Burada amaç gerçekten insanlara ekmek vermek mi, yoksa karlılık peşinde koşmak mı?

           Yüzlerce insanın sağlıklarını tehdit ederek, onların ekmeklerini çıkardıkları tarlalarını, bağlarını ve bahçelerini kül depolarına dönüştürüp, bilmem kaç kişiye ekmek vereceğim edası içinde, kar hırslarını ekmeğin kutsal manası ile kamufle edilmek istenilmesi ve ekmek üzerinden duygu sömürüsü yapılması iyi niyetli bir tavır değildir asla.

           Hem günümüzde artık ekmek verilmiyor, ekmek alınıyor...

           Tanrının bir lütfu olan ekmeği tekellerine geçirenlerin ve sonra da onu aslanın ağzına verip, “al bakalım ekmek işte orada,” diyenlerin samimi olmadıkları, çıkarlarını daha önde daha önde tuttukları net olarak bilinmektedir.

          Artık ülkemizde ekmek verme süreci çoktan bitmiş, ekmeği arslanın ağzından alma süreci başlamıştır. Kimse kimseye ekmek filan vermiyor  durduk yere... Bilmem anlatabildim mi?

 

 

                                                                         Necmettin ÇAKIR          


 
YORUM EKLE