"Ne Mutlu Türküm Diyene"

Okumak insanca bir eylemdir. İster erkek, ister kadın olsun hemen her yaşata insan okumalı, okutmalı ve de öğrendiklerini etrafındakilere anlatmalıdır!

Siz okurlarıma Arap kültürü ile Türk kültürü arasındaki farklılıkları kısaca anlatmaya çalışacağım. Hepinizin bildiği gibi Araplar hiçbir zaman biz Türklere destek olmamış ve düşmanlarımızla işbirliği yapmışlar ve bizi arkadan vurmaya çalışmışlardır!

Araplar konusu açılmışken, bunlar hakkında bazı gerçekleri görmek ve öğrenmek bilgi açısından çok iyi olacaktır.

ÖRNEK; Arapça da RABİA "dördüncü" demekmiş! Öyle sanıldığı gibi mübarek ve anlamlı bir isim değilmiş!

Çünkü Arap kültüründe İslamdan önce kız çocukları insandan sayılmadığı için, kızı olanlar isim vermez numara verirlermiş!

VAHİDE isim değil, birinci demekmiş! İlk doğan kız çocuğuna verilen numaraymış!

SANİYE, ikinci demekmiş. ikinci doğan kız çocuğuna verilen numaraymış!

SELASE ve BİTE isimleri üçüncü demekmiş! Üçüncü doğan kız çocuğuna verilen numaraymış!

RABİA da dördüncü demekmiş! Dördüncü doğan kız çocuğuna verilen numaraymış!

Günümüzde RABİA'yı çok mübarek ve çok dini içerikli bir isim zannederler! Gerçeği bilmiyorlar ki, Araplar insandan saymadığı ve isim vermeye lüzum görmediği kız çocuklarına işte yukarıda açıkladığım gibi numara verirlermiş; tıpkı günümüzde otomobillere takılan plakalar gibi!

Dünya kurulduğundan beri kız çocuklarını, diri diri toprağa gömen ve onları öldüren kültüre sahip tek millet Araplardır!

Bunun esas sebebi, İslamiyet öncesi tefecilik yapan, fahiş faizlerle verdikleri paraları ödeyemeyen kişilerin kızlarına, karılarına el koyup pazarlayan insafsız ve ahlaksız, Arap Egemenlerinin eline düşmesinden korkan Araplar, yeni doğan kız çocuklarını diri diri toprağa gömerek bu akıbetten kuruduklarını zannederlermiş!

Peki o çağlarda Türk'ler nasıldı? Türk'ler kız çocuklarına, hatunlarına değer veren, onları önemseyen, insan yerine koyan, komutanlar ve hakanlar gibi yetiştiren tek tanrılı dine mensup bir milletmiş!

Ve insan hakları açısından da çağdaş kültürün örneklerini vermiş önder uluslardanmış!

Eski Türkçe'de "namus" sözcüğü yokmuş! Çünkü, Türk'ler "namusuzluk" nedir bilmezlermiş!

Türk geleneğinde kadın arkadaştı. Kadın anneydi. Kadın sevgiliydi! Kadın tek başına bir devletti!

Ne zaman ki, Türkler müslüman oldular; Arap kültürü geldi, kadın kadın olduğuna bin pişman oldu!

Kadın dövmek maalesef Türk’lerin Arap kültürüyle tanıştıktan sonra başlayan olaydır. Hala günümüzde 21. asırda da bir yüz karası kültür olarak kadını dövmek aşağılamak ve kadın cinayetleri almış başını gidiyor!

Eski Türk kültüründe, örfünde kadın her zaman el üstünde tutulurdu.

Tarihe geçmiş Cengizhan'ın eşi için söylediği;

"Ben sizin HAN'ınızım, bu da benim HAN'ım" sözleriyle dilimize yerleşen "HANIM" kelimesi de bunu göstermektedir!

Yani" KADIN, evin HANIYDI!"

Biz Türk'üz kendi örf ve geleneklerimizi yani kendi kültürümüzü yaşamalıyız ve yaşatmalıyız! Araplar, kendi kültürlerini yaşayıp yaşatsınlar bizi ilgilendirmez! Sakın ola ki Arap kültürünü güzel İslam Dini ile bir birine karıştırmaktan vaz geçmeliyiz!

Dinimizi, kendi öz dilimiz olan güzel TÜRKÇE'mizle öğrenirsek bütün yanlışların ve kötülüklerin üstesinden gelebiliriz!

Esen kalın...

Ali Vacit TOKMAK

YORUM EKLE