Sinop’ta kurulması planlanan ve Japon firmaları ile görüşmeleri sürdürülen nükleer santral rahatsızlık vermektedir. Fujiyama depremi ile oluşan felaket sonucu Japonya’nın nükleer santrali radyasyon salmaya devam etmektedir. Bu radyasyonlar, Meteoroloji Genel Müdürlüğümüzce verilen bilgide Türkiye semalarını kaplamıştır. Aynı bilgide yine zararsız olduğu belirtilmektedir. Japonların kendi açıklamalarında göze çarpan en önemli veri ise, santralden 25 km mesafede yapılan radyasyon ölçümü, normalin 10 milyon misli olduğudur. Bu felaketin Allah göstermesin Sinop’ta oluşacağı düşünüldüğünde, Sinop merkez, Gerze merkez, Erfelek merkez, Ayancık merkez ve yanındaki diğer yerleşim yerlerinin tahliye edilmesi gerekecektir. Yetkililere güvenip, “şu anda zararı yoktur” açıklamaları devam ederken, kalan ömrümüzden günler eksilecektir. Tabiata vereceği zarar ise çok daha büyük olacaktır. Örneğin 100 yıl bu alanda yetişen bitkiler, sebze-meyve yenmeyecektir, yine et- süt-yumurta yani küçükbaş-büyükbaş hayvanlar ile kümes hayvanı yetiştirilemeyecektir. Kısaca Karadeniz’in tek doğal liman kenti Sinop ve çevresi hayalet bölgeye dönüşecektir. Bu bölgede aktif olarak yaşayan ve il dışındaki hemşerilerimizin hiçbirisi bir daha doğduğu topraklara geri dönemeyecektir. Devletimiz bu bölgenin halkına, ülkemizin başka bir coğrafyasından toprak parçası verip ikamet ettirecektir. Bu kötü senaryoyu sonsuza kadar yaşamayalım temennisinde bulunalım ve hala radyoaktif alan olup, girilemez kaydı bulunan Bikini Adaları’ndan konuya ilişkin tehlikeleri gözler önüne serelim. Bikini Adaları, Marshall Adaları Cumhuriyeti’ndedir. İki parçalı bayanların giydiği bikini, adını bu adadan almıştır. 1946 yılında ABD bu adalarda hidrojen bombası deneyleri yapmıştır. Mercan adalarına şu anda ikinci bir emre kadar 2046 yılına kadar giriş yasaktır. Adaların etrafı ABD deniz kuvvetleri tarafından denetlenmektedir. Ünlü sanatçı Salvador Dali bu adalarla ilgili resim yaparak tüm dünya felaketten haberdar edilmeye çalışılmıştır. Burada söyleyeceğim şudur; nükleer santral, Bikini Adalarına atılan bombalardan çok daha fazla radyasyon yayacağı için, patladığında yörenin kıyamet gününün de aynı günde başlayacağıdır ve ne kadar kaliteli ve sağlam yapılırsa yapılsın, doğal felaketlere karşı koyması mümkün olmayacaktır. Zira Japonya’da dokuz Richter büyüklüğündeki deprem Fujiyama’yı önce yıkmış sonrada radyasyon bahçesi haline dönüştürmüştür.
Termik santrallerin bu tür zararları olmaz, kazana yakıtı atarsan yanar, atmazsan söner. Radyasyon yaymazlar, zira Almanya ve diğer muasır Avrupa ülkelerinde yaklaşık 50 yıldır yaşayan gurbetçilerimizin hiçbirisinden, termik santrallerin dibinde yaşayanları dahil “erken yaşta öldü, termik yüzünden hastalandı, termik hastalığına kapıldı” türünden, hiçbir kimse bu güne kadar şikayet işitmemiştir. Gerze ilçesinde, bazı termik santral karşıtları ise, gurbetten gelen bu tanıdıklarımızın, açıklama yapmalarına dahi tahammül edemedikleri görülmektedir. İstanbul Boğazına tüm kentin kanalizasyonunun salındığı, Kağıthane Deresine sanayi zehrinin verildiği, Altın Boynuz (Haliç)’un yok edildiği, her on yılda bir insanlarımızın komünistlikten mahkum edildiği, ülkemizin hiçbir yerinde arıtma tesisi olmadığı, malın insan canından değerli sayıldığı kanunların olduğu, Çevre Bakanlığının daha kurulmamış olduğu , İzmit Körfezi ‘nin sanayi çöplüğüne dönüştürüldüğü yıllarda kurulmuş olan Afşin – Elbistan ve Yatağan termik santrallerinin filtresiz ve fütursuzca doğayı katletmesine bürokratlarca onay verilmiştir.
Şimdi karşı bakışlarda Gerze Termik Santrali ( GES ) ile, yukarıda adı geçen çağdışı termik santraller, mukayese
edilmek istenmektedir. Ben bu satırları Zonguldak’ tan sizlere yazarken, 1948 yılında açılışı yapılmış ( Atatürk 1924 yılında kanun çıkartarak Zonguldak ‘a termik santral yapılacak demiştir.),2 x 150 MGW Çatalağzı Termik Santrali
( ÇATES ) ve Eren Holding ‘ in 2010 yılında devreye aldığı 2 x 600 ve 160 MGW Eren Enerji termik santrali çalışmaktadır. Bulunduğum yere olan mesafe 10 km ‘dir.Zonguldak ilinin yerleşimi yapılmış kıyı şeridi , yaklaşık
20 km’ dir. Eski santralden 4,5 kat büyük olan yeni santral hiç problemsizce çalışmaktadır.Gerze ‘ ye de daha da geliştirilerek yapılacak yeni santral ( GES ) asla zarar vermeyecektir diye düşünmekteyim.İnanın , Eren Enerjinin santralinden bir çok Zonguldaklının haberi bile yoktur.Zira santrali problemsizce çalışmaktadır.
Artık çağ değişmiştir, insanlık artık ; ihtilallar, ideolojiler, vesayet çağlarını geçip dijital çağı yaşamaktadır.
Wikileaks bilgileri yüzünden Müslüman dünyasının faşist ve ceberrut rejimli devlet yönetimleri bir bir devrilmektedir.Böylece geçen yüzyılın son pislikleri de temizlenecektir.
GES ‘e karşı olan değerli abilerimiz , arkadaşlarımız, ve hemşerilerimiz artık hiç kimsenin hiçbir bölgeye kalitesiz ve insanlığı tehdit eden bir uygulamaya , ne Devletimiz tarafından, ne de uluslar arası güçlerce izin verileceğini zannetmesinler.Bu ülke artık özel izinlerin verildiği vesayet sistemlerini çoktan aşmıştır.Mesajımın anlaşıldığını da biliyorum.
Sadece anlaşılmak istenmeyen konu , nostaljik ve politik güçlerin kaybedileceği korkusudur.Her türlü gücün
para olduğu cihetiyle düşünüldüğünde ise , bu işten direkt veya dolaylı tüm Gerzelilerin, işin devamında gelir elde edeceğidir.GES ile birlikte çevre sorunu yaşanmayacağı kanıksandığında ve kurulduğunda , halka iş, aş verildiğinde herkesin düşüncesinin değişeceği aşikardır.
Yine sözü ünlü filozof Nietzsche‘nin bir deyişiyle bitireyim; “ Korkarak yaşarsan , yalnızca hayatı seyredersin.”
Esen kalın.
Esen kalın.
Burası almanya değil, burası japonya değil...... Burası Türkiye.. En son model bilmem ne santralinide getirsen, farketmez...İşletmeci kim olacak nerenin yasaları uygulanacak.... Almanyanın ki mi? Japonyanın ki mi? Bir japon hata yaparsa anında istifa ediyor veya harakiri yapıyor. Bir alman bizden kat kat fazla yasalara uyuyor... Biz de mafya babaları, katiller, dolandırıcılar davul-zurnalarla karşılanıyor..Acaba santralin herhangi bir arızası çıktığında veya değiştirilmesi gereken bir parça olduğunda acaba halkı düşünerek hemen yenisi ile değiştirilir mi? yOKSA MASRAF OLUR.. HALKIN CANI ÖNEMLİ DEĞİL DİYE Mİ DÜŞÜNÜLÜR... Almanya ile burayı kıyaslamayın... Japonya ile kıyaslamayın..Almanyadaki o yörelerin nem oranları ile buranın nem oranını kıyasladınız mı? Kaç ay çiğ düşüyor bunun farkında mısın? Sen dedenin mirasını aldın... Mühendis oldun.. işadamı oldun.. 40-50-60 yıl sonra yeni nesil, sence buraya termik santral kurduranlara teşekkür mü eder, yoksa beddua mı? Ben gerzeli değilim