Gerze gündem haber emlak
2017-08-28 13:00:28

Sinoplu Diyojen’in Feneri’ni Söndürmek Mi?

Hür Kalyoncu Tarihçi-Yazar

28 Ağustos 2017, 13:00

Türkiye’de siyasetle uğraşanlar kendi çıkarları uğruna topluma mal olmuş değerleri itibarsızlaştırarak kendilerine menfaat devşirmeye başladılar.

Daha doğrusu….

Bunu bir iş ve meslek haline getirdiler.

Tarihi malzemenin bu şekilde onun bunun yetkisiz ve meslekten olmayan kişilerin elinde öyle ya da böyle kullanılması gelecek açısından hiçte hayra alamet bir iş değildir.

Bu düşüncemi acizane olarak yazının başında hemen sizlerle paylaşmak istiyorum.

Sinop medyasında geçenlerde çıkan bir haber bu anlamda çok manidardı.

Şehrin girişinde elinde fener ve yanındaki köpeği ile dimdik ayakta duran Kinik ,Sinoplu Diyojen heykelinin önünde duran siyasetçiler okudukları basın bildirisiyle :

”Biz bu heykeli burada görmek istemiyoruz.

Sinoplu Diyojen, bizim şehrimizi temsil edemez.

O’nun yeri Balatlar Kilisesi,bu heykel oraya götürülmeli” derken…

Gerekçe olarak da onun Yunanlı olmasını göstermişler.

Şimdi öncelikle bu savlara karşı ne demeli tam olarak bilmiyorum ama…

Benim aklıma gelen ilk şey…

“Allah kimseyi cahil yapmasın.

Cehalet dünyasının bir ferdi yapmasın.” oldu…

Bildiğiniz gibi…

İslam’dan önceki dönemde Arabistan’da Cahiliye yaşantısı döneme damgasını vurmuştu.

Kur’an ;” oku “ diyerek bu karanlık dünyaya karşı savaş açtı ve Medine şehrini temel alarak Medeniyet tasavvuru ile insanlığa aydınlığı armağan etti…

Bizim bugün yaşadığımız bu topraklarda da en büyük düşmanımız cehalet/cahilliktir.

Bunu asla aklımızdan çıkarmayalım.

Şimdi tarihi bilgilerimizi hatırlamaya çalışırsak…

Sinope yani Sinop, MÖ.VIII yüzyıllarda İyonya/Milet kolonisi olarak kurulmuş bir şehirdir.

Yunan tarihini başlatan Dorlar ,Hellas’ı ele geçirince Akalar,buraları terk ettiler ve Batı Anadolu’ya yerleşerek ve yerli halkla kaynaşarak eskiçağ coğrafyasında İyonya olarak bilinen bölgede 12 şehir devleti kurdular…

Milet,Efes,Foça,Smyrna ve Halikarnas bunlardan birkaçıdır.

Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir ,Anadolu’nun Sesi adlı yapıtında bu adların önüne,Miletos,Efesos örneğinde olduğu gibi “OS” takısı getirilerek Helenleştirilmesine karşıdır ve bana göre de haklıdır.

Sultan Alparslan’a 1071 Malazgirt Savaşında mağlup olan IV.Ramonos Diyojen ile Sinoplu Diyojen’i karıştıran zevat onu Sinop’ta Bizans dönemi kilisesi olan Balatlara konuşlandırmayı tavsiye etmiş….

İyi ama…
Ne alaka…

Sinoplu Diyojen’in yaşadığı MÖ.IV.yüzyılda Hristiyanlık henüz doğmamış ki…!

Sizler yani oy almak için siyaset yaptıklarını sananlar ,filojofu Yunanlı olarak yaftalıktan sonra inanmadığı bir dinin mabedine yerleştirerek tarihi yanılgıyı iyice küllendiriyorsunuz.

Bu tarih adına affedilebilir bir durum/husus değildir.

Sinoplu Diyojen’in elindeki fener neyi anlatır bilir misiniz.?

O gündüz elinde fener olduğu halde Atina sokaklarında dolaşır.

Halk onun delirdiğini zanneder….

O’na yaklaşıp sorarlar…

“Gündüz fenerle burada ne arıyorsun “

Yanıtı…

“Adam arıyorum adam “ olur…

Çünkü Atina demokrasisi onu tatmin etmemiştir.

Böylece Yunanlılara , İyonya demokrasisinin ne kadar ileri bir demokrasi olduğunu feneri simgeleştirerek anlatmaya çalışır….

Bu hazırcevaplık hali halan Sinop halkında vardır.

Çünkü aynı topraklarda aynı suyu içenlerde ortak bir özelliktir bu davranış biçimi.

Evet….

Demek ki Sinoplu Diyojen’in fenerini söndürmeden önce iyi düşünmek gerekiyor.

Ayrıca yanındaki köpek simgesi de çok önemli….

Aç gözlü ve hırslı olanlara karşı yapılan savaşın simgesi olarak felsefe tarihinde önemli bir yere sahip bulunuyor.

Bizi özgürlüğümüzden mahrum edip hırslarımızın esiri olmaktansa köpek gibi yaşamayı yeğlerim diyor…

O’na göre nefsimiz bizi çirkin işler yapmaya zorlayıp doğa ile var olan uyumumuzu bozuyor.

Aynı zamanda…

Dünyada hür olmaktan öte güzel bir şey yok sözü ona ait.

Şimdi ne demek mi istiyoruz…

Bir konu hakkında açıklama yaparken bilgi sahibi olmakta yarar var.

Söylemek gerekirse…

Herşeyi siyasete alet ederek kirletmenin de bir mantığı yok.

Bırakında bazı güzellikler bizimle birlikte yaşamaya devam etsin.

Tavsiyem…!

Lütfen sözü geveleyip laf-ı güzaf yapmayın…!

Yorumlar (1)

Necmettin Çakır in 6 Yıl Önce

eline diline sağlık.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.