Sınav Sistemi ile İlgili Basın Açıklaması Yaptı

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, yeni açıklanan üniversiteye giriş sistemini eleştirdi.

Sınav Sistemi ile İlgili Basın Açıklaması Yaptı

CHP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Engin Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, dün açıklanan üniversiteye giriş sistemi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

ÜNİVERSİTE GİRİŞ SINAVLARI SINAVLARIN TARİHSEL SÜRECİ:
Ø Ülkemizde 1974 yılına kadar üniversiteler kendi öğrencilerini kendileri alıyordu. 1974 yılında, bu karışıklığın önlenmesi amacıyla sınavların tek merkezden yapılması kararı alındı.
Ø 1974 ve 1975 tarihlerinde üniversite sınavları sabah ve öğlen olmak üzere iki oturumda, 1976-1980 yılları arasında aynı günde tek oturumda uygulanmış. 1981 yılında itibaren ise iki basamaklı sınav sistemi uygulamaya koyulmuştur. İki basamaklı sınavın ilk ayağı Nisan ayında ÖSS ikinci ayağı ise Haziran ayında ÖYS olarak uygulandı.
Ø 1987 yılında ise testlerin hepsini değil, girmek istediği bölüme göre gereken testleri çözme hakkı verildi.
Ø 1999 yılında ÖYS kaldırıldı, ÖSS adıyla tek sınava dönüştürüldü. Aynı yıl OBP uygulamasıyla, öğrencilerin lise alanlarına göre yüksek öğretime geçişi sağlandı. Bu arada, sistemde birçok küçük düzeltme yapıldı.
Ø 2006 yılında tek sınav ancak iki bölümlü bir sınav uygulaması şeklinde oldu. Bu değişiklik sonucunda adaylar, ortak alan ve alan testleri olarak iki bölümden oluşan testlere yanıt vermeye başladı.
Ø 2010 yılından itibaren uygulanacak yeni üniversiteye giriş sistemiyle ÖSS rafa kalktı. 1999 öncesinde uygulanan iki basamaklı sınav sistemine geçildi. Yeni sistemde Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) adı verilen birinci basamak sınavı ile Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS) adıyla ikinci basamak sınavları yapılmaya başlandı.
Ø 2017 yılında iki basamaklı sınavdan vazgeçilerek, üç oturumlu tek basamaklı YKS (Yükseköğretim Kurumları Sınavı) getirildi.
(YKS)
Yükseköğretim Kurumları Sınavı aynı gün iki oturum olarak yapılacak.
İlk aşaması TEMEL YETERLİLİKLER SINAVI;
Haziran ayının bir hafta sonu Cumartesi sabah yapılacak. Türkçe ve Matematikten 40’ar soru sorulacak. Bu sınavdan 150 ve üzeri puan alan adaylar önlisans programlarını, 180 ve üzeri alanlar lisans programlarını tercih edebilecekler. 200 ve üzeri puan alanların puanları iki yıl geçerli olacak.
Cumartesi öğleden sonra ikinci oturum yapılacak.
İkinci oturumda;
40 Türk Dili ve Edebiyatı,
40 Sosyal Bilgiler (Felsefe, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi)
40 Matematik,
40 Fen Bilimleri
Soruları sorulacak.
Üçüncü oturum Dil sınavı, Pazar günü yapılacak.
Sınav sonucunda 4 puan türü hesaplanacak.
1. Sözel: %50 Türk Dili ve Edebiyatı, %50 Sosyal Bilimler
2. Sayısal: %50 Matematik, %50 Fen Bilimleri,
3. Eşit Ağırlık: %50 Türk Dili ve Edebiyatı, %50 Matematik
4. Dil Puanı

Ø YGS ve LYS sistemi getirilirken, sınav stresi nedeniyle intihar teşebbüsleri gibi kaygı verici olaylar yaşanması nedeniyle, “Gençlerimizin hayatı bir günlük sınavdan daha kıymetli” denilmişti.
Ø Yeni sınav modelinin eski sitemle özünde çok farkı yoktur. Yeni sistemdeki Temel Yeterlilik Sınavı eski sistemde Mart ayında YGS olarak yapılmakta idi. Öğleden sonra yapılacak oturum ise Haziran ayında yapılan LYS idi.
Ø Yeni sınav modelinin eskisinden farkı, farklı aylarda iki aşamalı yapılan sınav, aynı günde yapılacak olmasıdır. Bir günde adaylar en az 160 en fazla 240 soru çözmek zorunda kalacak. Adayların aynı gün 160-240 soru çözecek olması performansını düşürecektir. Aynı gün yapılacak iki oturum pedagojik açıdan uygun değildir.
Ø Getirilen yeni sistemde adaylar daha çok baskı ve stres yaşayacaklar. Adaylar, tek günde yapılacak sınav nedeniyle, tüm geleceklerini bir günlük performanslarına göre şekillendirecek. Bu sınav sistemi ölçme değerlendirme ilkelerine uygun değildir. Yeni model güvenilirlik, geçerlilik ve tutarlılık ilkeleri ile çelişecektir. Bir gün içerisinde yapılan başarı değerlendirmesi tutarlı olmayacaktır.
Ø İlk aşama olarak Türkçe ve Matematik derslerinden oluşan “Temel Yeterlilikler Sınavının” getirilmesi olumludur.
Ø Sınavın sadeleşmesi, puan türünün azaltılması olumlu bir gelişme olmasına rağmen, programların hangi puan türüne göre öğrenci alacağı hususu tartışılmalıdır.
Ø Temel Yeterlilikler sınavı öğrencilerin okuduğunu anlama, kendini ifade etme yeterliliğini geliştirecektir.
Ø Soruların Lise müfredatına dayalı olarak hazırlanacak olması okulun önemini ve öğrencilerin okula bağlılığını arttıracaktır.
Ø Ortaöğretim Kurumları yönetmeliğinde “Bir sınıfta bir günde yapılacak yazılı ve uygulamalı sınavların sayısının ikiyi geçmemesi esastır. Ancak zorunlu hâllerde fazladan bir sınav daha yapılabilir.” denmektedir Getirilen sistem ile bir günde en az 4 sınav olacak ve toplam soru sayısı 160 olacaktır.
Ø Ortaöğretimden mezun olunan alan dışında sınava girilip girilemeyeceği muallaktadır. Örneğin MF öğrencisi öğle sonu oturumunda TM grubu sınavlarına katılamayacak gibi bir sonuç doğmuştur. Eğitim hakkının engellenmesi söz konusudur.
Ø Bu sınav şekli ile bazı okul türleri dezavantajlı konuma gelecektir. Ortaöğretim ders çizelgelerinin yeni sisteme göre uyarlanması gerekir.
Ø Birkaç ay önce müfredat değişikliği yapılmıştır. Üniversite giriş sınavının değişeceği hesaplanmadığı için sistem ölü doğmuştur.
Ø Getirilen yeni model, 1982 önceki sistemle ve 1999 -2010 arası ÖSS’ye benzeşmektedir.
AKP 2002 seçim bildirgesinde;
“Üniversiteye yerleştirme sistemi, meslek i ve teknik eğitim e talebi düşüren, haksız ve adaletsiz uygulamalara sebep olmaktadır. Sınavlar, yarışmayı teşvik edecek ve adaleti sağlayacak şekilde değiştirilecektir.” İfadesine yer verilmiştir.
65. Hükümet Programı
24 Mayıs 2016
“Öğrencilerimiz üzerindeki sınav baskısını azaltmak amacıyla yükseköğretime geçişteki sınavların yılda birden çok yapılmasını temin edeceğiz.” İfadesine yer verilmiştir.

Gerze Gündem Haber

YORUM EKLE
banner381
SIRADAKİ HABER