Eğitim Sen'den basın açıklaması

Eğitim Sen Gerze İlçe temsilciliği, son yaşanan sınav tartışmalarıyla ilgili basın açıklaması yaptı.

Eğitim Sen'den basın açıklaması

Eğitim Sen'in basın açıklaması şu şekilde:

BASINA VE KAMUOYUNA


 27 Mart 2011 tarihinde yapılan YGS, geleceğini bu sınava bağlamış 1.700.000 gencimiz ve aileleri için tam bir şok olmuştur.
 ÖSYM’nin yeni uyguladığı ve çok güvenli olduğunu belirttiği YGS sisteminin, öğrencilerimizi kobay olarak kullandığı anlaşılmaktadır.
 Üstelik söz konusu sınav hakkında kamuoyunda gündeme gelen iddialar tam bir skandala işaret etmektedir.
 Son bir yılda ÖSYM ya da devletin diğer sınav merkezlerince yapılan sınavların hemen hepsinde yolsuzluk yapıldığına dair önemli bulgular ve iddialar kamuoyuna yansımıştır.
 Önce Polis Akademisi sınavlarında soruların sızdırılması,
 sonra ALES ve TUS sınavlarına yönelik iddialar daha sonra hala failleri tespit edilemeyen,
 toplumsal hayatımızda eşitlik ve adalet duygularımızı tahrip eden, sorularının bir cemaatin mensuplarına kasıtlı olarak servis edildiği söylenen KPSS olayı da ortada dururken ,
 YGS’de son yaşanan rezalet bilinçli bir organizasyonun sonucu olarak karşımıza çıkmaktadır.
 Üstelik halk adına ülkeyi yönettiğini söyleyen siyasi iktidarın temsilcilerinin ÖSYM başkanının çelişkili açıklamalarını tatmin edici bulmaları son derece anlamlıdır. Devlet Denetleme Kurulu, Başbakanlık Teftiş Kurulu gibi kurumlar devreye sokulmadan, Cumhuriyet Savcılığının soruşturması beklenmeden, devlet büyüklerinin ÖSYM başkanına kefil olmaları anlaşılabilir değildir. Yangından mal kaçırma mantığını hatırlatan bu acelecilik oldukça anlamlıdır.
 · CUMHURBAŞKANI GÜL
 · DEVLET BAKANI CEMİL ÇİÇEK:
 · BAŞBAKAN YARDIMCISI HÜSEYİN ÇELİK
 · YÖK BAŞKANI YUSUF ZİYA ÖZCAN
 · TBMM BAŞKANI MEHMET ALİ ŞAHİN
 · MİLLİ EĞİTİM BAKANI NİMET ÇUBUKÇU
 Sizler hemen ikna ve tatmin oldunuz.
 Bizler tatmin olmadık. Bilim tatmin olmadı. Sizler tatmin oldunuz mu? Ortada yanıtsız kalan onlarca soru varken, yetkililerin yaptıkları her açıklamada karmaşa kartopu gibi büyürken, sizler ikna oldunuz mu?
 Bize rağmen ve bizim adımıza kamuoyunda ve hukuk önünde aklanmayanlara kefil olma yetkisini kimseye vermedik.
 YGS ile ilgili iddiaların acilen idari ve hukuki yönden incelenmesini ve sonuçlarının kamuoyu ile paylaşılmasını talep ediyoruz. Evet ikna olmadık, önemli bulduğumuz çekincelerimiz var.
 Kesin ve net cevaplar bekliyoruz.
 1- ÖSYM neden sürekli çelişkili açıklamalar yapmaktadır. Basına verilen kopya denildi, sonra da görme özürlüler içinde aynı kitapçığın kullanıldığı söylendi. Doğru mudur?
 2- ÖSYM’nin internet sitesine neden adayların sınavda kullandıkları kitapçıklar değil de sanal kitapçıklar kondu.
 3- Basına verilen kitapçığın aynısının kendisine verildiğini söyleyen adaylar var doğru mudur?
 4- ÖSYM’den yapılan ilk açıklamada adaylara verilen kitapçıklarda hem doğru hem de diğer şıkların yerlerinin değiştirildiği söylenmesine rağmen sıralı bir değişimin ortaya çıkması tesadüfle açıklanabilir mi?
 5- ÖSYM başkanının “program bir yerde hatalı çalışmış” açıklaması, kitapçıkları basan firma yetkilileri için acemilik ve işgüzarlık değerlendirmeleri neyi ifade etmektedir?
 6- Böylesine basit bir şifreleme sistemine neden gerek duyulmuştur. Bu kimin fikridir? Bu şifreleri kim koymuştur? Bundan kimlerin haberi vardır?
 7- Neden isme özel soru kitapçıkları basılmıştır? ÖSYM’den adrese teslim soru kitapçıkları ne kadar güvenilirdir? Bu uygulamanın dünyada başka bir örneği var mıdır?
 8- Mod-Medyan ve benzeri şifreleme iddialarının ÖSYM’ye ulaştığını başkan Ali DEMİR kabul etti. Bu iddialar dikkate alınmış mıdır? Sınav öncesi internette tartışılması ne anlama gelmektedir?
 9- Önceki yıllara göre soruların oldukça zor olduğu uzmanlarca kabul edilen sınavda cevap kağıtlarının hepsi okunmadan matematik testinde 40’ta 40 yapan aday sayısının 1400 olması normal midir?
 10- Sınav sorularının bazı kitapçıklarda kolaydan zora, bazıların da ise zordan kolaya doğru olduğu doğru mu? Böyle ise adaylar arasındaki eşitlik ilkesi nasıl etkilenmiştir?
 11- Mahkemelerin YGS hakkında olası bir yürütmeyi durdurma kararı vermesi halinde ÖSYM ne yapmayı düşünmektedir?
 12- Sınavda kullanılan kitapçıkları basan Prof. Dr. İhsan DOĞRAMACI’nın METEKSAN firması genel müdürünün açıklamaları ve hatanın kendilerinde olduğunu söylemesi hedef saptırma değil midir?
 METEKSAN’ın ÖSYM’nin tek tedarikçisi olması ve sürekli ihaleleri kazanarak tekel oluşturması siyasi iktidarın tercihi midir? Bu durum normal midir?
 13- 17 okulda 6100 kız öğrenciye ayrıcalıklı muamele yapılması pozitif ayrımcılık ilkesi ile açıklanabilir mi? Öğrencilere sınav sırasında uygulanan adeta zulüm seviyesine varan güvenlik uygulamalarının anlamı nedir? Her birinde farklı kitapçık bulunduğu söylenen adaylar kopya iddialarının sorumlusu mudurlar?
 14- Bu şifreleme işi ortaya çıkmasa idi hazirandaki LYS’de uygulanacak mıydı? Algoritmacılardan bu konuda destek istendi mi?
 15- Sınavda görevlendirilen eğitimcilerin alyanslarının, küpelerinin, kemerlerinin ve ceplerindeki bozuk paraların bile alınarak aşırı abartılan güvenlik önlemlerini nasıl yorumlamalıyız? Bu abartılı güvenlik önlemleriyle nelerin perdelendiği 1 Nisanda ortaya çıkmıştır.
 16- Ortaya çıkan bir başka şey de; 1.7 milyon öğrenciye, sınavda görevli 10 binlerce eğitimciye hırsız muamelesi yapılmıştır.
 Eğitim sisteminin çıkmazlarının sorumlusu öğrenciler ve eğitim emekçileri midir? Bu sorulara mantıklı cevaplar verilmeden ikna olmamız mümkün değildir.
 Aslında ülkemizde uygulanan neo-liberal politikaların, vahşi kapitalizmin eğitim sistemimizi çökerttiği, bilimsellikten uzaklaştırdığı artık tartışılmaz bir gerçekliktir.
 Bu sistem çocuklarımızın hayallerini çalmaktadır.
 Üniversitelerimiz AKP iktidarının emrindeki YÖK’ün baskısı altında seslerini çıkaramamaktadırlar. Bunun sonucunda Türkiye’ye giydirilen ılımlı İslam düşüncesi, cemaate biat etme kültürü ve yandaşları kayırma politikaları ayyuka çıkmıştır. AKP hükümeti bütün renkleri yok ederek karanlık bir devlet yapısı yaratarak iş barışını bozmuştur. Önceden belirlenen bir program dahilinde ülke kamplara bölünmektedir. AKP iktidarını uyarıyoruz! ŞİFRENİZ ÇÖZÜLDÜ! Ateşle oynamayın diyoruz.
 Acilen YÖK kaldırılmalı üniversitelerin bilimsel ve mali özerkliği sağlanmalı, kadrolaşmaya son verilmeli, yüksek öğretimde demokratik ortam hazırlanmalıdır. Eğitim politikalarının oluşturulmasında eğitim emekçilerinin ve örgütlerinin önerileri, talepleri dikkate alınmalıdır. Bilimsel-Demokratik-Laik-Kamusal-Parasız-Herkese eşit ve kolay ulaşılabilir eğitim hayata geçirilmelidir. Öğrencilerin eğitim yönetimine katılmaları sağlanmalıdır.
 Eğitim Sen İlçe temsilciliği  olarak her zaman olduğu gibi bundan böyle de emekçilere-gençlere-öğrencilere yönelik hak gasplarına, hukuksuzluğa, anti-demokratik uygulamalara karşı fiili, hukuki, meşru mücadele hakkımızı sonuna kadar kullanacağız.
 Gençlerimizin- Öğrencilerimizin- Çocuklarımızın geleceklerinin karartılmasına göz yummayacağız. Kimseye kefil olmayacağız, hemen ikna ve kefil, olanların da neden ikna ve kefil olduklarını teşhir edeceğiz ve unutmayacağız. KPSS de olduğu gibi YGS’deki iddiaların da sonuna kadar takipçisi olacağız.

Gerze Gündem Haber

YORUM EKLE
banner381
SIRADAKİ HABER